Bunların hava yastıkları var mı? Senin tarafında var. Ama benim tarafımda var mı bilmi... | Open Subtitles | هذه السيارة لها كيس هواء من جهتك لا ادري عن جهتي |
Kadının bir gün buradan gitmeye hazır olacağını ve o zaman geldiğinde benim tarafımda olacağını o zaman biliyordum. | Open Subtitles | ستكون مستعدة لمغادرة هذا المكان و عندما يحين ذلك الوقت، ستكونُ من جهتي. |
onu balığa veya maça götür, benim tarafımda olması için... | Open Subtitles | فقط خذه للصيد قم بشيء ما معا من جهتي |
Bana olan borcunu ödersen, üzerime düşeni yaparım. | Open Subtitles | سأفعل جهتي إذا أنا دفعت لأنك مدين لي. |
Üzerime düşeni yaptığımı bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أود أن يعلم أنني أحاول ان ألعب من جهتي |
Buzdolabının ortasına beyaz çizgi çizip benim tarafım onun tarafı diye ayırmalı mıyım yani? | Open Subtitles | هل ينبغي أن أضع خطاً أبيض إلى منتصف الثلاجة تقسم جهتي عن جهته؟ |
Benim tarafım, senin tarafın. | Open Subtitles | هذه جهتي ، وهذه جهتك |
Bana kalırsa bu meziyetlerin hepsi Bay Darcy'de toplanmış. | Open Subtitles | ومن جهتي انا اميل للاعتقاد بانه من حق السيد دارسي. |
Sen kendi tarafında kalacaksın, ben de benim tarafımda. | Open Subtitles | ابقي في جهتك وسأبقى في جهتي |
benim tarafımda. benim tarafımda. | Open Subtitles | إنهُ على جهتي، إنهُ على جهتي |
benim tarafımda. benim tarafımda. | Open Subtitles | إنهُ على جهتي، إنهُ على جهتي |
Bilmiyorum, belki de benim tarafımda olduğun için. | Open Subtitles | -لا أعلم, لأنّك في جهتي |
Ben bana düşeni yaptım. | Open Subtitles | ..تطلب أفعالا من جهتي لذا |
- Üstüme düşeni yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت من جهتي. |
Ben üzerime düşeni yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت من جهتي |
- Burası benim tarafım orası senin. | Open Subtitles | هذه جهتي في السيارة وتلك جهتك |
Orası benim tarafım. | Open Subtitles | -هذه جهتي -أنا ضيفة |
Bana kalırsa, ilişki sağlıklı olanıydı. | Open Subtitles | من جهتي .. فقد كانت العلاقة بيننا صحية |