ويكيبيديا

    "جيد بما فيه الكفاية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yeterince iyi
        
    • yeteri kadar iyi
        
    • için yeterli
        
    • Bu yeterli
        
    • yeterince iyiyse
        
    • yeterince iyiydi
        
    • için de
        
    Her şeyden önce, hiç kimse Julia için yeterince iyi değildir. Open Subtitles في المقام الاول لا يوجد احد جيد بما فيه الكفاية لجوليا
    Ve eğer araba ve şöförü yeterince iyi ise, yarışı kazanırdınız. TED فاذا كان اداء السيارة و السائق جيد بما فيه الكفاية ، عندها يمكنك الفوز بالسباق
    yeterince iyi kimse dışarıda değil. Open Subtitles لا أحد جيد بما فيه الكفاية هنا في الخارج
    Senin için yeteri kadar iyi terapist olup olmadığımı nasıl anlayacaktın? Open Subtitles كيف سنعرف بأنني معالج جيد بما فيه الكفاية بالنسبة لك ؟
    Sadece uluslararası bir olayı önlemek için yeterli olacağını düşündük. Open Subtitles رأينا ان منع حادثة دولية سيكون جيد بما فيه الكفاية
    yeterince iyi değilsin. Onun kaderi Andy ile birlikte olmak. Open Subtitles أنت لست جيد بما فيه الكفاية هو يريد أن يكون مع اندي
    Belki beni yeterince iyi bulmuyordur. Open Subtitles لَرُبَّمَا هي لا تَعتقدُ أَنا جيد بما فيه الكفاية.
    - Bana göre yeterince iyi. Open Subtitles ـ هو جيد بما فيه الكفاية لي ـ حسنا ايها النقيب
    yeterince iyi değil. Ama rakibinin hareketini tahmin etmeyi öğreneceksin. Open Subtitles لَيسَ جيد بما فيه الكفاية لكنك تعلمتي ان تتوقعي تحركات خصمك
    Ya "iyi" yeterince iyi değilse? Open Subtitles ماذا لو كان اليرام ليس جيد بما فيه الكفاية ؟
    Öyleyse, sanırım düğününde bulunmak için yeterince iyi değilim. Open Subtitles لذا أَحْزرُ لا جيد بما فيه الكفاية لِكي أكُونَ في زفافكَ.
    Üzgünüm ama yeterince iyi değilsiniz. Open Subtitles تَعْرفُ الذي، أَنا آسفُ، أنت فقط ليس بالضبط جيد بما فيه الكفاية.
    yeterince iyi değilsin. Onun kaderi Andy ile birlikte olmak. Open Subtitles أنت لست جيد بما فيه الكفاية هو يريد أن يكون مع اندي
    yeterince iyi olmadığını kabullenmenin ne kadar zor olduğunu biliyor musun? Open Subtitles هَلْ أنت لَكَ أيّ فكرة كيف بشدّة هو كَانَ؟ لي لإعتِراف بأنّني ما كُنْتُ جيد بما فيه الكفاية.
    Ama ailesi, onun yeterince iyi olmadığını düşünüyormuş. Open Subtitles لكن عائلتها يعتقدون أنه ليس جيد بما فيه الكفاية
    Doktor Merkeze kadar gitmek için yeterince iyi olduğunu söyledi. Open Subtitles الطبيب قال بأنك جيد بما فيه الكفاية لكي يحولك الى الحجز المركزي
    Gerçek şu ki, ben hiç yeteri kadar iyi olamadım. Open Subtitles الحقيقة التى , أنى لم أكن جيد بما فيه الكفاية
    Gerçek şu ki, ben hiç yeteri kadar iyi olamadım. Open Subtitles الحقيقة التى , أنى لم أكن جيد بما فيه الكفاية
    Web sayfanızın çevirisi var, telefonunuzun çevirisi var, ama hiçbiri cerrahiyi öğretmek için yeterli değil. TED صفحتك على الانترنت تحتوي على إمكانية للترجمة، وكذلك هاتفك النقال، لكن لا شيء جيد بما فيه الكفاية ليٌدَرٍّس الجراحة.
    İşte gidiyorlar. Bu yeterli değil mi? Open Subtitles أنهمفى طريقهمللرحيل، هل هذا ليس جيد بما فيه الكفاية لك؟
    Üç eski başkan için yeterince iyiyse herhalde benim gibi sıradan biri için de güvenlidir. Open Subtitles إذا هو جيد بما فيه الكفاية لثلاثة رؤساء سابقين، أحزر بأنّه جيد بما فيه الكفاية لزوجة السبّاك.
    - Yenilmezler için yeterince iyiydi. Open Subtitles الأمر جيد بما فيه الكفاية بالنسبة للمنتقمين
    Annem için iyi olan, benim için de iyi olmalı? Open Subtitles أليس ما كان جيداً لأمي جيد بما فيه الكفاية لي؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد