Güzel, çünkü aslında oturma odasının da biraz değişikliğe ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | جيد . لأنني كنت أفكر بالحقيقة أن غرفة الجلوس بحاجة لبعض الإثارة |
Güzel, çünkü şimdi suratına kapatıyorum... ve duyduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | ... جيد, لأنني سأعلق عليك الآن وأردت أن أتأكد أنك سمعته |
Güzel çünkü onu da yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | جيد, لأنني لا أظن أنه يمكنني أن أصنع ذلك |
Ve bu iyi çünkü artık mahkeme tarihine ihtiyacım yok. | Open Subtitles | و هذا جيد لأنني لا أريد أي جلسات بقاعة المحكمة. |
İyi. Çünkü sen, elinde silah olan adamı azarlamadan önce iyi gidiyordum. | Open Subtitles | جيد لأنني كنت أبلي حسناً من دون معاتبتكِ للرجل وفي يده مسدس |
Güzel, çünkü kirli bir yelek istemezdim. | Open Subtitles | ذلك جيد لأنني لا أريد الحصول على تلك الصدرية المتعرقة المتسخة |
Güzel, çünkü o dört yılın tamamından faydalanmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | جيد, لأنني تخطط لاتخاذ الاستفادة من كل أربعة من هؤلاء. |
Güzel, çünkü gelirken tavuğunun birazını yedim. | Open Subtitles | جيد, لأنني أكلت بعض من الدجاج على الطريق إلى هنا |
Bunu duymak Güzel çünkü inanılmaz şeyler yapabilen bir adam çok işime yarayabilir. | Open Subtitles | هذا جيد لأنني قد أستغل رجل يمكنه أن يفعل أشياء مدهشة |
Güzel, çünkü 15 saniye dans edebilecek dansçılar arıyorum çünkü şarkımın uzunluğu o kadar. | Open Subtitles | جيد, لأنني أريد راقصين يستطيعون الرقص فعلاً. لمدة 15 ثانية, لأن هذا وقت أغنيتي. |
Güzel çünkü bu akşam için balığı terbiye ediyorum ve o şeyin içinde çok fazla kalırsa pelteye döner. | Open Subtitles | جيد, لأنني أقوم بنقع السمك من أجل الليلة، وإذا بقي السمك في ذلك الشيء لوقت طويل، فسوف يتعفن. |
Güzel, çünkü bunun senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum bu yaşta böyle bir işi kaybetmek. | Open Subtitles | جيد لأنني أعلم كم من الصعب أن تخسر وظيفة خدمية كهذه في مثل سنك |
Güzel, çünkü tavsiyenin nasıl işe yaradığı konusunda açık olmak istiyorum. | Open Subtitles | جيد لأنني كنت اريد أن اكون واضحة للغاية عن مدى نجاح نصيحتك |
Güzel, çünkü Kuzey Portalı'nı açmak için size ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | جيد لأنني أحتاج مساعدتكما لفتح البوابة الشمالية |
Sahi mi? Güzel. Çünkü aslında provasını yapmıştım. | Open Subtitles | حقاً , حسناً , جيد لأنني في حقيقة الأمر تدربت عليه |
- Güzel, çünkü kimsenin üzgün olmasını istemiyorum, bu gece herşey inanılmaz. | Open Subtitles | جيد , لأنني لا أريد أي شخص غاضب , لأن الليلة كانت رائعة |
İyi, çünkü bir an, senin hayalet gördüğünü düşündüm. | Open Subtitles | جيد, لأنني منذ دقيقة كنت أعتقد بنك ترى أشباح |
İyi, çünkü beni görmek istemediğin gibi bir hisse kapılmaya başlamıştım. | Open Subtitles | هذا جيد ... لأنني بدأت أظن أشعر بأنك لا ترغب برؤيتي |
İyi çünkü pasaportunu çalıp seni bir odaya kilitleyecektim. | Open Subtitles | جيد, لأنني سأسرق جواز سفرك و أحتجزك في غرفتنا |
Bu çok iyi, çünkü o kadar derinde durabileceğimi düşünemiyorum. | Open Subtitles | حظاً سيئاً, أن يعتقدوا ذلك حسناً هذا جيد لأنني لا أعلم ذلك, أريد أن أكون أكثرعمقاً تحت الأرض |