| Ben, Garrett, benimle akşam yemeğine çıkar mısın diyecektim. | Open Subtitles | أنا جيرت .. وكنت أسالك هل تقبلين دعوتى للعشاء؟ |
| Garrett, uçak hoşuma gitti. İnsanlar arabayı sık kullanır. | Open Subtitles | أتعلم جيرت انا احب الطائرات ففكرة السيارات تقليدية |
| Benimkini ayırın. Çıkıp Garrett'la konuşmalıyım. | Open Subtitles | أحتفظوا بهذا لى يجب ان اذهب بالخارج لأحدث جيرت |
| Yukarı çık ve banyoyu hazırla. Çabuk Gert. | Open Subtitles | اذهبي بسرعة واملأي له الحمام بسرة يا جيرت |
| Lastik izlerini gördüm Gert, onu bir gün suçüstü yakalayacağım. | Open Subtitles | أراهم يا جيرت وعندما أمسكه , سأمسكه |
| Geert Chatrou: Teşekkürler. Teşekkürler. | TED | جيرت شاترو : شكرا لك. شكرا لك. |
| Pes etsen bile Garrett'ın yanında olacaksın, önemli olan bu. | Open Subtitles | حتى لو فعلتتى ... سوف تبقىين من أجل جيرت وهذا اهم شىء |
| Arkadaşım Garrett bize katılsın mı? | Open Subtitles | هل يمكن أن ينضم صديقى جيرت لنا؟ |
| Garrett, sana benim için bir şey almanı istemediğimi söyledim bu nedenle bana gerçekten güzel bir hediye almak isteyecektin çünkü sonuçta ben senin hiçbir şey istemeyen sevgilinim. | Open Subtitles | (جيرت) ، أخبرتك ألا تحضر لى شيئاً حتى تحضر لى هدية عظيمة جدا لأننى صديقتك التى لم تطلب منك شىء |
| Peki, ben, Garrett, acaba seni yemeğe çıkartabilir miyim. | Open Subtitles | أنا (جيرت) .. وكنت أسالك هل تقبلين دعوتى للعشاء؟ |
| Garrett, ben de uçağı daha çok sevdim. İnsanlar arabada daha çok sevişebiliyor. | Open Subtitles | أتعلم (جيرت) انا احب الطائرات ففكرة السيارات تقليدية |
| Benimkini de siz için. Dışarı çıkıp Garrett ile konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتفظوا بهذا لى يجب ان اذهب بالخارج لأحدث (جيرت) |
| Garrett, bana harika bir şey al diye bana hiçbir şey alma dedim çünkü talep etmeyen sevgiliyim! | Open Subtitles | جيرت... . أخبرك الا تحضر لى شىء |
| Garrett hep senden söz ediyor ve adını hep duyuyorum. | Open Subtitles | جيرت .. يتحدث عنكى بأستمرار |
| Garrett kız kardeşimi ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعرف (جيرت) كم أحب أختى .. صحيح؟ |
| - Tamam, zıpla Gert. | Open Subtitles | حسنا ، أصعدي يا جيرت |
| Gitmesine izin verme, Gert. | Open Subtitles | لا تتْركُيه يَذْهبُ، جيرت. |
| Doğu sahillerinde Gert gibi bir çok yaşlı ve tatlı kadın var. | Open Subtitles | لا يوجد هدف هناك الكثير من العجائز اللطيفات مثل (جيرت) على طول الساحل الشرقي |
| Bu arada Gert'e davanın çözülmediğini söylediğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | أدرك ذلك شكراً على اخباركما (جيرت) أن القضية لم تحل بعد |
| Kurucularından biri Gert Schaeffer'dır. | TED | هذه من مؤسسي الجماعة (جيرت شيفر) |
| Bu kısmı ben çalsam daha iyi olacak. (Islık) (Alkış) Max Westerman: Geert Chatrou, Dünya Islık Şampiyonu. | TED | (صفير) (تصفيق) ماكس سترمان : جيرت شاترو , بطل العالم للتصفير. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 