| Ben de duvarında müttefik bayrağının asılı olduğuna. | Open Subtitles | وأنا لا أستطيع أن أصدق بأنّ لديك علم إتّحادي معلق على حائطك. |
| Bunların duvarında ne işi olduğunu soruyorum. | Open Subtitles | إننى أسألك لماذا تضع هذه الأشياء على حائطك ؟ |
| Kesin, sırf insanlara bu kadar kısa zamanda ne kadar yükseldiğini gösterebilmek için duvarında plakalar bulunduran insanlardan birisindir. | Open Subtitles | أنا واثق أن لديكِ إحدى تلك اللوحات على حائطك كي تظهري للجميع إلى أي مدى وصلتِ، في وقت قصير ... |
| Avlamak istediğin şey gibi söyle, derisini yüz, ve kafasını duvarına as! | Open Subtitles | قلها وكأنك تريد صيدها ثم سلخها، وتعلق رأسها على حائطك. |
| Eğer duvarına yazı yazdırmak istiyorsan neden gözü gören bir ressam çağırmıyorsun? | Open Subtitles | إذا كنت ترغب بالخط على حائطك لم لا تستدعي خطّاطاً بوسعه أن يرى؟ |
| duvarına astığın gibi olanlardan Sammy. | Open Subtitles | كالتي قلت أنك تحتفظين بها على حائطك يا سامي |
| duvarında Thatcher'ın resmilerinin arasında yeterince yer varsa kısa süre içinde New York polisinden alacağın takdir belgesini asabilirsin. | Open Subtitles | لو أن هناك مساحة في حائطك بين صور " مارغريت تاتشر فربما قريباً ستقدر على تعليق خطاب ثناء من شرطة نيويورك |
| Bunların duvarında ne işi var? | Open Subtitles | - ماذا يفعلون صوري على حائطك ؟ |
| Bahse girerim duvarında posteri vardır. | Open Subtitles | و (سيندي كروفورد)! أراهن بأنكَ تمتلك لها صورة على حائطك. |
| Ben odana gidip iğrenç duvarına bakmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أذهب لغرفتك وأحدق في حائطك ! الممتليء بالمخاط |
| Şu ismi lazım olmayan duvarına yine bir şey yazmış. | Open Subtitles | -عاود صديقك السابق الكتابة على حائطك |