"حادثةٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kaza
• olay

Bir kere olayın kaza olduğunu anladıklarında, seni bir daha hiçbir şekilde rahatsız etmeyeceklerdir.
وعندما يستنتجون بأن موتَها كان حادثةٌ عرضيّة والمؤكَد بأنه كذلك فلن يكونوا بحاجة لمُضايقتكِ ثانيةً

Ben de ölümünün talihsiz bir kaza olarak görünmesini sağlarım.
وسأتأكد بأن وفاته سيعرف عنها بأنها حادثةٌ مؤسفه

Eğer bu bir kaza değilse, bu adada bir manyak var demektir.
إنْ لَم تكن هذه حادثةٌ فهذا يعني أنّه يوحدٌ شخصٌ مجنونٌ على الجزيرة

Bu inanılmaz olay daha önce hiç görüntülenmedi.
إنها حادثةٌ ضخمة لم يحدث وأن صُورت من قبل

Talihsiz bir olay yaşandığı doğru fakat yasalara uygun bir şekilde hallediyoruz.
صحيح، كان هناك حادثةٌ مؤسفة وقعتْ .ولكننا نقوم بكُل الاجراءات القانونية، لا داعي للقلق

Çocuklara bir kaza olduğunu söyleyeceğim. Mahvolacaklar.
سأخبر الأولاد بأنّها كانت حادثةٌ بالطبع

Korkunç bir kaza olduğunu söylüyorlar.
. يقولون بأنّ هذه حادثةٌ مروّعة

- Servis havalimanına giderken kaza yapmış.
إنَّ ذلك الباص الذي ...كان متوجهاً إلى المطار قد حصلت حادثةٌ عليه وهو في الطريق

- Birisi kaza yapmış gibi.
تبدو وأنّها حادثةٌ.

Bir kaza olmuştu.
لقد حدثتْ حادثةٌ.

Gerçekten bir kaza, hayatım.
هذه حادثةٌ جميلةٌ، عزيزتي.

Gamma Grade bir aşı üretirken, bir kaza oldu.
لقد كانت (شركةُ جاما) تطورُ لقاحاً وحدثتْ هنالكـَ حادثةٌ أثناء ذلكـ

- kaza mı?
-هل هي حادثةٌ بالفعل؟

Şirkette elim bir olay da yaşanmış. Çok zorlanıyorsunuz değil mi?
،كمَا أنّ هناك حادثةٌ وقعتْ في شركتك أليسَ الوضع صعبًا؟

olay yerinden duyulan sesler bunlar.
ثانيةً, إنَّها حادثةٌ هذا ما سمعناهُ

Tanık ve şahitliği sayesinde olay netleşmiştir.
لدينا حادثةٌ واضحة, شاهدٌ, و شهادة.

Şehir merkezinde olay vardı.
حادثةٌ ما بوسط المدينة

- Benim, Lincoln. Bir olay daha olmuş.
-أنا (لينكولن)، وقعتْ حادثةٌ أخرى