Ama dürüst olmam gerekirse, yayıldı çünkü yayılması için savaştım. | TED | ولكن حتى أكون صادقًا، لقد انتشرت لأنني حاربت كي تنتشر. |
Şimdiye kadar hep Roma'nın düşmanlarına karşı savaştım ondan kalanları kurtarmaya çalıştım. | Open Subtitles | الى حد بعيد لقد حاربت ضد أعداء روما لإنقاذ ما تبقى منها، |
Her türlü pislikle başa çıkmayı öğrenmeme yetecek kadar çok yanki ile savaştım. | Open Subtitles | لقد حاربت ما يكفي يانكيز لمعرفة كيفية التعامل مع أي نوع من الظربان |
Dünyanın en ünlü kadınına nasıl... evlenebilirim diye mücadele ettim. | Open Subtitles | حاربت لأرى كيف أستطيع أن أتزوج أشهر امرأة في العالم، |
Erkeklerin yanı sıra kadınlarda aynı silahları kullanarak avlandı ve savaştı. | TED | فقد حاربت النساء ومارسن الصيد جنبا إلى جنب مع الرجال و بذات الأسلحة. |
İki Dünya Savaşında savaştım ve üç kıtada sayısız daha küçük savaşta. | Open Subtitles | حاربت فى الحربين العالمتين وحروب أخرى صغيرة لا تحصى فى القارات الثلاث |
Burayı parçalamamak, bozmamak için otlarla, tozla, rüzgarla savaştım. | Open Subtitles | حاربت الذبــاب، والغبار، والريح لإبقائه بهذا الكبــر |
Bu ülke için savaştım, ben. Vergi ödüyoruz ama evlerimize hapsolduk. | Open Subtitles | لقد حاربت من اجل هذه المدينة ندفع الضراءب و نسجن في منازلنا |
Ama onlara karşı tam dört yıl savaştım ben. | Open Subtitles | .إنهم أعداء .إلا أننـي حاربت ضدهم 4 سنين |
Eski zamanlarda, bayan askerlerle gururla savaştım omuz omuza. | Open Subtitles | في الأيام الخوالي، حاربت الى جانب قوات من الإناث بكل فخر, جنباً إلى جنب |
Ben bu ülke için savaştım ve vatandaş olduğumda ailemi buraya getirebileceğim söylendi. | Open Subtitles | لقد حاربت من أجل هذا البلد وقالوا لي أنه عندما أصبح مواطنا يمكنني أن أحضر أسرتي لهنا أنا مواطن أمريكي |
Çünkü ben babanın öldüğü aynı sırtta savaştım. | Open Subtitles | لانني حاربت في نفس المكان الذي مات فيه والدك |
Ülkenizin adamlarıyla aynı cephede savaştım, Larita, ve ailemizde bir yoldaşın olması bizim için onurdur. | Open Subtitles | لقد حاربت بجانب كثير من الريفين من بلدك يا لاريتا ولابد أن أقول أنه شرفا لى أن يكون هناك حليف فى العائلة |
Hayatım boyunca beni sevmiş insanlar için çok fena mücadele ettim. | Open Subtitles | ..لقد حاربت طوال حياتي لكل شخص في حياتي ..من كان يحبني |
Büyükannem 60 yıl Kızılderililerle savaştı, börek yerken öldü. | Open Subtitles | جدتي حاربت الهنود لمدة 60 عاما واختنقت حتى الموت بشطيرة لحم |
Ve bu gücü kullanarak Senju Klanı ile sayısız kereler dövüştüm. | Open Subtitles | وبتلك القوة وبتلك القوة حاربت عشيرة سنجو مرات عديدة |
Baba, bizim evden uzağa göndermek için, dişe diş kavga ettin ya. | Open Subtitles | أبي ، حاربت بكل ما أوتيت من قوة لتبعده عن منزلنا |
Pekçok rakip Goa'uld ile savaşmış olmalısın. | Open Subtitles | لابد أنك حاربت العديد من الجواؤلد المنافسين |
20 İngiiz şövalyesinden daha iyi dövüştün. | Open Subtitles | لقد حاربت افضل من عشرين فارسا انجليزيا |
Bir bakıma benim gözümde, harpte birlikte savaştığım kişilerin hepsi kahramandı. | Open Subtitles | بشكل ما أعتبر كل من حاربت معهم فى الحرب، أعتبرهم أبطالاً |
Bu lanet bataklığa bir daha gelip böceklerle uğraşmamak için Miami'de savaş verdim ve sen beni geri sürükledin. | Open Subtitles | لقد حاربت فى طريقى إلى ميامى.. لن يتحتم علي ابدا ضرب الحشرات فى مستنقع إستوائى آخر. والأن انت سحبتنى مرة اخري. |
Biliyorsun bundan ben de nefret ediyorum. Bu işi alman için ne kadar uğraştım biliyorsun. | Open Subtitles | وأنت تعرفين أنني أكره هذا حاربت لأجلك لتحصلي على هذا العمل |
Her daim uğruna savaştığın şey buydu ve sonunda kazandın. | Open Subtitles | , هذا كان كل ما حاربت من أجله و لقد ربحت |
Büyürken her türlü cinsiyet ayrımcılığıyla savaşan bir kızdım. | TED | كنت فتاة من النوع التي حاربت مختلف أشكال التمييز الجنسي خلال مسيرة حياتي. |
savaştınız. Yanlış nedenler için de olsa, savaştınız. | Open Subtitles | لقد حاربت, لكل الأسباب الخطأ, لكنّك حاربت. |
24 yıl sonra, Büyük Kırmızı Bir tekrar Lahanacılarla savaşıyordu. | Open Subtitles | بعد 24 عاماً حاربت كتيبة الشارة الحمراء الألمان مجدداً |