ويكيبيديا

    "حاضراً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yanında
        
    • oradaydım
        
    • oradaydı
        
    • yanımda
        
    • yanınızda
        
    • de oradaydın
        
    Papazınız yanında olmamış ama ben yanındayım. Open Subtitles لم يكُن قِسكَ حاضراً ليقفَ بجانبك، لكني كذلك
    Ebeveyninin yanında olması gerekir. Oğlumun yanında olmak istiyorum! - Ne hissettiğinizi biliyorum. Open Subtitles يجب أن يكون احد والديه حاضراً معه أريد أن أكون مع ولدي
    Evet. Havari John Mark kıyamet mesajını iletirken ben de oradaydım. Open Subtitles نعم, لقد كنت حاضراً لسماع القديس يوحنا مرقص يسلم رسالته لنهاية العالم.
    Hayır, oradaydım. Ama seni hiç gördüğümü hatırlamıyorum. Open Subtitles لا، كنتُ حاضراً لا أذكر أنّني رأيتك، مع ذلك
    ..bizi tanımıyor, ama o an oradaydı. Open Subtitles هذا الرجل الذي لا نعرف من هو كان حاضراً بهذا المكان
    Bu kişi yanımda olsa ve müsait olsa gerçekten harika olurdu. Open Subtitles لكن سيكون من الأفضل لو كان هذا الشخص حاضراً و موجوداً
    Bugün birçoğunuzun buraya gelme sebebi de bu, her zaman yanınızda olan bu adama bir hoşçakal demek. Open Subtitles لهذا اتى الكثير منكم اليوم ليقول وداعاً لرجل كان حاضراً دائماً لمساعدتكم
    Kemo tedavisi gerekirse, ve eğer saçlarını kaybederse hep kusarsa falan, yanında sen olacaksın. Open Subtitles إذا اضطرت لإجراء العلاج الكيماوي، فقدان شعرها، التقيؤ وما شابه، ستكون أنت، حاضراً بجانبها
    İlk mahkeme celbinde yanında olacak mıyım? Open Subtitles هل سأكون حاضراً في أول استدعاء قضائي له؟
    Babam bana bunu verdi çünkü özel olduğumu düşünüyordu. Ben ise bana ihtiyacı olduğunda yanında değildim. Open Subtitles أبي أعطاني هذه رمزاً لحبّه لي، ولم أكُن حاضراً عندما احتاج إليّ.
    Doğduğunda yanında bile değildim biliyorsun. Open Subtitles أنتى تعرفين, أننا حتى لم أكن حاضراً لحظه ولادته
    Evet, yanında avukat olmadan sorgulamış ilaçlarından mahrum etmiş ve sahte bir cinayet suçlamasından geceyi burada geçirtmiş olmanıza rağmen evet. Open Subtitles نعم, حقيقة أنك قمتي بإستجوابه, من غير أن يكون المحامي الخاص به حاضراً ورفض حقه بتناول الأدوية الخاصة به
    Ben mi? İlk sahnesinde oradaydım. Open Subtitles أنا، لقد كنت حاضراً في أول مرة صعد إلى المسرح
    Bunu kazandığında oradaydım. Gurur verici. Open Subtitles لقد كنت حاضراً عندما فزت بهذه، يجب أن تكون فخوراً
    İlk tanıştıklarında oradaydım. Open Subtitles كنت حاضراً عندما ألتقيا لأول مرة
    Susan, ben de oradaydım. Adamı tam anlamıyla zorladın. Open Subtitles "سوزان" ، لقد كنت حاضراً حينها لقد أجبرته على الزواج منها
    Seni kızıl saçlı İskoç'la bulduğumuzda oradaydı. Open Subtitles كان حاضراً عندما وجدناك مع تلك الاسكتلنديّة الصهباء
    Ama o oradaydı. Open Subtitles لكنه كان حاضراً
    Şerif'in de yanımda olmasını ve kamptan çıkana dek... bana eşlik etmesini istiyorum. Open Subtitles أرغب في أن يكون العمدة حاضراً أثناء توقيعي وأن يرافقني من المعسكر
    Sen yanımda yokken bebeği kaybetsem ne yapardım bilmiyorum. Open Subtitles أجهل ما كنتُ لأفعل لو أنّي فقدتُ الطفل ولم تكن حاضراً
    Aklında olsun, öğrencilerimden biriyle konuşmadan önce ben veya çalışanlarımdan birinin yanınızda olması gerekiyor. Open Subtitles خذ بالإعتبار أنه عليّ أو على أحد الموظفين لديّ أن يكون حاضراً ... قبل تحدّثكَ لأيّ طالب لدينا
    Sen de oradaydın. Open Subtitles كنتَ حاضراً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد