Art arda iki gün, iki otobüs iki kişiyi ezdi. | Open Subtitles | اثنين من الصباح في صف واحد، حافلتين تقتل شخصين. |
2 otobüs daha geldi. Aşağıda size ihtiyaç var. Hayır. | Open Subtitles | وصلت حافلتين آخرتين نحتاجكم بالأسفل |
Birkaç otobüs değiştireceğim. | Open Subtitles | على ان اركب حافلتين لأصل إلى هنا |
İki otobüs ve bir de feribot, nolmuş yani? | Open Subtitles | حافلتين والعبارة، وماذا في ذلك؟ |
Telefonumu attım. Buraya gelmek için iki otobüs değiştirdim. | Open Subtitles | وألقيت هاتفي وأستقليت حافلتين لأصل هنا |
Garajda bir kaç otobüs gördüydüm | Open Subtitles | رأيت حافلتين في المرآب. |
- Söyledim ya. İki otobüs, bir uçak. Tabii, tabii. | Open Subtitles | -لقد أخبرتك حافلتين و طائرة |
Söyledim ya: İki otobüs bir uçak. | Open Subtitles | -لقد أخبرتك حافلتين و طائرة |