ويكيبيديا

    "حاليًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Şu anda
        
    • Şu an
        
    • Şimdilik
        
    • şu
        
    • arada
        
    • sırada
        
    • artık
        
    • aralar
        
    • Şuan
        
    • günümüzde
        
    • şimdi
        
    • an için
        
    • Bugünlerde
        
    • şuanda
        
    Evet, çünkü Şu anda yıkıcı sonuçları olacak olan paranormal araştırmaları faaliyetine giriştiler. Open Subtitles أجل، لأنهم حاليًا يعملون فيه على بحث عن الخوارق والذي سيؤدي لنتائج كارثية
    İçerideki çatlak birden büyüdüğü için onarım çalışmaları Şu anda devam edemiyor. Open Subtitles لأن الشرخ الداخلي قد اتسع فجأة، لا يُمكن الاستمرار بعملية الإصلاح حاليًا.
    Gıda üretimi Şu an sera gazı salınımının 1/4'ünden sorumlu. TED الإنتاج الغذائي مسؤول حاليًا عن ربع انبعاثات غازات الاحتباس الحراري.
    Hocam, Şu an herkesi tek bir karantina bölgesinde topluyorlar. Open Subtitles يا بروفيسور، حاليًا كلّ شخص يُجلب إلى منطقة العزل نفسها.
    Neyse, oyun için bir şeyler düşüneceğim. Şimdilik Hayalet Takımı'na yoğunlaşalım. Open Subtitles عامّة، سأجد حلًّا بخصوص اللّعبة، لذا دعنا نهتم بأمر العصابة حاليًا.
    İyi haber şu ki halihazırda bunun için çalışanlar var. TED الخبر السار هو أن هناك أشخاصًا يعملون لهذا الغرض حاليًا.
    Afrobeat bir güç, Şu anda dünyada bir güç. TED الأفروبيت قوة، إنها قوة في العالم حاليًا.
    Obezite Şu anda ulaştığı epidemi boyutlarına ulaşmamıştı. TED ولو فعلناه ما كانت ستتفشى السمنة بالنسبة التي تفشت بها حاليًا.
    İşin aldatıcı tarafı şu ki, Şu anda ABD'de çoğu okul yerel bir okul yönetim kurulu tarafından yönetilmekte. TED الأمر الشائك هو، أنّ في الولايات المتحدة حاليًا معظم المدارس تُدار من قِبل مجالس الإدارة المحلية.
    Ayrıca kasket sensörleri ve hız ölçerlerden bilgi de alabilirsiniz, bu teknoloji Şu anda çalışıyor. TED لديك معلومات أيضًا من أجهزة استشعار الخوذة والمتسارعات التكنولوجيا التي يتم العمل عليها حاليًا
    Ekolojik kriz konusunda Şu anda hiçbir şey yapılmasına gerek olmadığını ya da diğerlerinin bizden önce hareket edeceğini düşünüyoruz. TED وفيما يخص الأزمة البيئية نحسب أن لا شيء وجب فعله حاليًا أو أن آخرين قبلنا لزمهم التصرف
    Beyaz Saray için çalışmak Şu an bana uygun değil. Open Subtitles أظن أنها فكرة سيئة أن أعمل لدى البيت الأبيض حاليًا
    - Şu an ihtiyacın olan tek şey şu dolaptaki viski. Open Subtitles العنوان الوحيد الذي تحتاجه حاليًا هُو موقع الخمر في تلك الخزانة.
    Şu an tek yapabileceğim şey yaptığım işe hâlâ inananlara bel bağlamak. Open Subtitles وكل ما يمكنني فعله حاليًا هو الاعتماد على أولئك الذين آمنوا بعملي
    Şu an burada değil, ama evet, o olması gerek. Open Subtitles انه ليس موجود حاليًا , لكن يجب ان يكون هو
    Güneş ışığını ve karbondioksidi Şu an ciğerlerinizi dolduran oksijene dönüştürüyorlar. TED إنها تحول ضوء الشمس وثاني أوكسيد الكربون إلى الأكسجين الذي يملأ رئاتكم حاليًا.
    Kanama Şimdilik kontrol altına alındı ama organı takmak için uzman gerekiyor. Open Subtitles تم السيطرة على النزيف حاليًا لكننا بحاجة لخبير في إعادة ربط الأعضاء
    Şimdilik burada bırakayım. 8'de randevum var. Open Subtitles حسنٌ, سأتركها هنا حاليًا لديّ موعد عند الثامنة.
    Şimdilik buranın 3-4 mil batısında. Open Subtitles إنها حاليًا على بعد 3.4 ميل غربًا من هنا
    Bu arada Diane, ...kâr ortağı olarak bizim ceplerimizden paraları da alacaksın. Open Subtitles ولكن حاليًا يا دايان أنتِ تأخذين أموالاً من جيوبنا لأنكِ شريكة بالأرباح
    Bu sırada önemli kararları verecek biri lazım. Open Subtitles حاليًا نحتاج شخصًا بوسعه اتّخاذ القرارات الصعبة.
    artık her zamankinden daha çok güç ağımızın bir parçası oldu. TED إنها حاليًا جزءاً من شبكتنا للطاقة أكثر من أي وقتٍ مضى.
    Bunun kulağa inanılmaz geldiğini farkındayım ama bu aralar krizde olan bir yatırım bankası biliyorum. Open Subtitles يَبدو ذلك غير مقبول لكنّي أعرف مصرف إستثمار صغير في أزمة حاليًا.
    Ama Şuan korumasız olduğunu bana söylediğin için senin de hakkını vermek gerekiyor. Open Subtitles لكنّي أعطيك نقاط مديح لإعلامي بأنها حاليًا تعجز عن حماية نفسها.
    İnsanoğlu, günümüzde 71 yıllık ortalama bir yaşam süresine sahip, ki bunun anlamı yeryüzünün en uzun yaşayan sakinine yakın bile değiliz. TED متوسط عمر البشر المتوقع حاليًا هو 71 سنة، مما يعني أننا لم نقترب حتى من كوننا أطول سكان الأرض عمرًا.
    şimdi ise, derin dondurucumuzda mercanların yerleşme ve tutunma sürecine güvenilir şekilde rehberlik edecek bakteri türleri var. TED ولدينا حاليًا في مجمداتنا سلالات جرثومية عديدة تتسبب، بشكل موثوق، باستقرار وتثبت المرجان.
    Bu önemli biyomarkerları sayan otonom sistem Şu an için mevcut değil. TED نظام آلي من أجل الفرز السريع لهذه المؤشرات الحيوية المهمة غير متوفر حاليًا.
    Bugünlerde, enerji elde etmek için buna bağımlıyız. TED هذا ما نعتمد عليه حاليًا من أجل ثبات الإمدادات من الطاقة.
    Örneğin, şuanda bir hastanın gece gezinme sıklığı ile onun günlük diyet ve aktiviteleri arasındaki ilişkiyi inceliyorum. TED على سبيل المثال، حاليًا اختبر العلاقة المتبادلة بين تكرر تجوال المريض ليلًا ونشاطه اليومي ونظامه الغذائي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد