"Hey dostum, bunun açık bar olduğunu sanıyordum." | Open Subtitles | هيي يا صاح , أعتقدت أن هذه كانت حانة مفتوحة |
Benim cenazemde bir açık bar temin et. | Open Subtitles | مهلا ، تأكد من وجود حانة مفتوحة في عزائى |
açık bar, orkestra, özel konuk falan. | Open Subtitles | -مع حانة مفتوحة - حانة مفتوحة ! والفرقة، والضيف المميز |
Hayırseverlik açık arttırmasının açık barı olmasının bir nedeni vardı. | Open Subtitles | هناك سبب و هو أنه مزاد خيري به حانة مفتوحة |
Ben de, açık barı ve neredeyse çıplak heykelleri tekrar kiralaman için başka bir bahanen olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | ظننته عذراً آخر لأجل حانة مفتوحة و إعادة استخدام التماثيل الشبه عارية |
Açık büfe, güzel yemekler, birkaç tatlı kız bile gelebilir. | Open Subtitles | حانة مفتوحة, مأكولات طيبة ربما سيكون هناك عدة جميلات |
- Sanırım açık bar olacak. - Gerçekten mi? 10 dolara mı? | Open Subtitles | اعتقد انه حانة مفتوحة - احقا , فقط عشر دولارات - |
açık bar var. | Open Subtitles | يُوجد حانة مفتوحة |
Bedava film, açık bar. | Open Subtitles | فيلم مجاني، حانة مفتوحة |
Şu Jan yüzünden buraya bir açık bar kuramadık. | Open Subtitles | لا توجد حانة مفتوحة (بسبب (جان |
Burası açık bar, değil mi, Han? | Open Subtitles | إنها حانة مفتوحة يا (هان)، أليس كذلك؟ |
Açık büfe de olacak. Bir de senin antrenör olacak. | Open Subtitles | و حانة مفتوحة و فتاكِ المدرب أيضاً؟ |
Açık büfe içkileri var. | Open Subtitles | لديهم حانة مفتوحة |