"حبّ حقيقيّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Gerçek aşkın
• gerçek aşk
• Gerçek aşkı
• gerçek sevgiye
• gerçek sevginin

Uyku lanetini bozmanın tek bir yolu var... Gerçek aşkın öpücüğü.
ثمّة وسيلة واحدة للخروج مِنْ لعنة النوم وهي قبلة حبّ حقيقيّ

Görünüşe göre Gerçek aşkın öpücüğü tüm lanetleri bozuyor.
يبدو أنّ قبلة حبّ حقيقيّ تستطيع إبطال أيّة لعنة

Gerçek aşkın öpücüğü bile her sorunu çözemez.
حتّى قبلة حبّ حقيقيّ لا تستطيع حلّ كلّ المشاكل

Önemli değil. Bu gerçek aşk.
ذلك ليس مهمًّا، إنّه حبّ حقيقيّ

Gerçek aşkı yaşamıştın bu kadar basit olamayacağını biliyorsun.
كان لديك حبّ حقيقيّ مرّة وتعرفين أنّ الأمر ليس بهذه السهولة

Bir donma büyüsünü bozmanın tek yolu gerçek sevgiye dayanan bir harekettir.
الطريقة الوحيدة لعلاج تعويذة التجمّد هي بعمل ينمّ عن حبّ حقيقيّ

Ben turtayı yedim evet ama sonra sen bir ejderle savaştın ve gerçek sevginin öpücüğüyle beni uyandırdın.
تناولت الفطيرة فعلاً لكنّك قاتلتِ تنّيناً وأيقظتني بقبلة حبّ حقيقيّ

- Yalnızca Gerçek aşkın öpücüğü kalbimin tekrar atmasını, bu lanetten kurtulmamı ve gerçek bir adam olmamı sağlayabilir.
وحدها قبلة حبّ حقيقيّ قادرة على إعادة تشغيل قلبي والسماح لي بالعودة إلى إنسان كامل البنيان محرّراً مِنْ هذه اللعنة

- Gerçek aşkın öpücüğü.
تحتاج قبلة حبّ حقيقيّ وما عليك سوى إرسال قبلة لداخل القارورة

Hayır. Gerçek aşkın öpücüğüyle kalbi tekrar atmaya başlarsa edebilir.
بلى يستطيع إذا أعاد خفقان قلبه بقبلة حبّ حقيقيّ

Gerçek aşkın öpücüğüyle bozacağın bir lanet.
لعنة ستبطلينها بقبلة حبّ حقيقيّ

Bu da beni Gerçek aşkın meyvesi yapıyor.
و يبدو أنّ هذا يجعلني ثمرة حبّ حقيقيّ

Gerçek aşkın öpücüğü... herşeyi düzeltebilir.
يمكن لقبلة حبّ حقيقيّ أنْ تصلح أيّ شيء

Yine de, Gerçek aşkın meyvesi olduğunu bilmek, o aşkı bulacağına inandığın anlamına gelmiyor.
لكنّ مجرّد اكتشافي أنّي ثمرة ...حبّ حقيقيّ لا يعني بالضرورة الاعتقاد أنّي سأجده

Gerçek aşkın öpücüğüne ihtiyacı var.
يحتاج إلى قبلة حبّ حقيقيّ.

Gerçek aşkın öpücüğü.
قبلة حبّ حقيقيّ

Evet, Gerçek aşkın öpücüğü.
قبلة حبّ حقيقيّ

Ama yalnızca.. ...gerçek aşk öpücüğüyle.
لكنْ فقط عن طريق قبلة حبّ حقيقيّ

O kadar basit değil. Öldüyse, Dorothy'e gerçek aşk öpücüğü vermek için Yeraltı Dünyası'ndan öylece ayrılamaz.
إنْ كانت هنا فلا تستطيع مغادرة العالَم السفليّ لتعطي (دوروثي) قبلة حبّ حقيقيّ

Gerçek aşkı bölmek istediğimden değil ama...
لا أريد إعاقة حبّ حقيقيّ أو ما شابه...

Sen gerçek sevginin eserisin.
ثمرة حبّ حقيقيّ