ويكيبيديا

    "حتمياً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kaçınılmazdı
        
    • kaçınılmaz
        
    Ne Ninth Ward ne de South Bronx yıkımı kaçınılmazdı. TED لم يكن تدمير الجناح التاسع ولا جنوب برونكس أمراً حتمياً
    Biliyor musun? Bu kaçınılmazdı zaten. Üzülme. Open Subtitles كان هذا حتمياً, لاتكوني أسفة كان هذا أكيداً وقوعه
    Bilimadamları nesilleri arasındaki anlaşmazlık kaçınılmazdı. Open Subtitles الخلاف بين الجيلين من العلماء كان حتمياً
    Ama kaçınılmaz olarak, kendinizi en kötü senaryonun içinde bulduğunuz zamanlar da vardır... Open Subtitles , لكن حتمياً هناك بعض الأوقات تجد نفسك . . في أسوأ الحالات
    Direnişin kaçınılmaz olduğuna inanıyorum. Open Subtitles أنا أؤمن تماماً أن نشاط المقاومه كان أمراً حتمياً
    Eskiden saçımın dökülmesi kaçınılmazdı. Open Subtitles إعتقدت أن سقوط شعري كان أمراً حتمياً
    Makineli tüfek istihkamlarının tahribatı kaçınılmazdı. Open Subtitles تدمير التحصينات كان أمراً حتمياً
    Hatalarım oldu ki bunların bazıları kaçınılmazdı. Open Subtitles لقد ارتكبتُ اخطاءً بعضها كان حتمياً
    Birazdan olacaklar kaçınılmazdı belki de. Open Subtitles ربما ما حدث لاحقاً كان حتمياً
    Evet, bu kaçınılmazdı. Open Subtitles نعم كان هذا حتمياً
    Öğrenmem kaçınılmazdı. Open Subtitles كان حتمياً أنني سأكتشف الأمر.
    Cato için yenilgi kaçınılmazdı. Open Subtitles بالنسبة لـ(كيو) كانت الهزيمة أمراً حتمياً
    "kaçınılmazdı"... 6. Open Subtitles ...كان حتمياً أمنهم هو مهزلة ، حسناً
    Ölüm kaçınılmazdı. Open Subtitles الموت كان أمراً حتمياً.
    Olayları düşününce, kaçınılmazdı. Open Subtitles بالنظر إلى الظروف، كان حتمياً
    Gerçekler bana açıklandığı ve Hastings'in bana bilgi getirmesine izin verdiğin sürece çözüme ulaşmam kaçınılmaz. Open Subtitles بما أنك تحضر لي الحقائق و تأذن لـ "هستنغز" بأن يحضر لي المعلومات التي أريدها سيكون أمر الحل حتمياً أنا أقبل
    - Hastings, başta da söylediğim gibi bütün gerçekler önüme koyulduğunda sonuca varmam kaçınılmaz. Open Subtitles -هستنغز" كما قلت لك في البداية" عندما يتم وضع كل الحقائق أمامي، سيكون أمر الحل حتمياً!
    Aslında, kız kardeşim bu gece şehre yelkenle geliyor ve biz beraberken, bot yarışı kaçınılmaz oluyor. Open Subtitles حسناً ، الحقيقة أن أختي ستُبحر إليالمدينةالليلة... وحينما نكون معاً فسباق القوارب يُصبح حتمياً
    Ben bir sosyal psikoloğum. Önyargı üzerinde çalışıyorum ve rekabetçi bir işletme fakültesinde öğretmenlik yapıyorum. bu yüzden, güç dinamiklerine ilgi duymam kaçınılmaz oldu. TED أنا عالمة نفس اجتماعيه وأدرس التحيز والحكم المسبق. وأُدَرِس في إحدى كليات ادارة الأعمال المهمة، لذلك كان حتمياً اني سأكون مهتمه بديناميكيه السُلطة (قابلية تغيير السُلطة )
    Ancak saldırı gücünü destekleyen ikmal düzeni Amerikalıların, Pearl Harbour'dan beri Japonlara karşı kaçınılmaz olan zaferinin bir nişanıydı. Open Subtitles لكن عملية الأمداد المنظمة الداعمة ... للهجوم، كانت دليلاً على العامل الذى جعل من الأنتصار الأمريكى على (اليابان) أمراً (حتمياً فى اليوم التالى مباشرة لموقعة (بيرل هاربر أنه قدراتها الصناعية الساحقة ...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد