Baba, bize dünyanın en büyük spor olayı için... tüm masrafları ödenmiş bir gezi teklif ediyorlar! | Open Subtitles | إنّهم يعرضون علينا يا أبي رحلة مدفوعة التكاليف إلى أعظم حدث رياضي في العالم |
Komedinin yaşayan tek canlı spor olayı. | Open Subtitles | أتعلمون ما الذي أعنيه؟ إنها رياضة كوميدية حدث رياضي كوميدي على الهواء مباشرة |
Aslına bakarsan, vasiyetimde cenazem önemli bir spor olayı sırasında olursa kimsenin gelmek zorunda olmayacağını belirteceğim. | Open Subtitles | في الواقع , سأكتب في وصيتي أنني لو مت خلال أي حدث رياضي كبير لا أحد يأتي إلى جنازتي . |
Uydumuz sayesinde istediğim anda herhangi bir yerdeki spor olayını bulabilirim. | Open Subtitles | بقمرنا الصناعي، يمكن أن أجد أي حدث رياضي أي مكان و أي وقت |
Bak, şahsen bu amaca destek vermek isterdim... ancak Cruz'un TV'de yayınlanan insanoğlunun bildiği her bir spor olayını seyretme ihtiyacına para sağlamam lazım. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}اسمع, بالنسبة لي, أود أن أساهم في القضية {\pos(192,220)}ولكن لا بد لي أن أدعم رغبة (كروز) مالياً لمشاهدة كل حدث رياضي تلفزيوني معروفٌ لدى الرجل |
Hiç kendimizi bir spor müsabakasında yırtmadık. | Open Subtitles | لم نتشاجر ابداً خلال حدث رياضي لم نمرض ابداً |
Bu tüm zamanların spor olayı. | Open Subtitles | أنه حدث رياضي العمر |
Neden kariyerimin en önemli spor müsabakasında oyunumu bölüyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا تقاطعان لعبتي في منتصف أهم حدث رياضي في حياتي المهنية؟ |
Gülüşmeler Düşünün ki, bu ağın bir parçası olmak bir spor müsabakasında olmak gibi. Buradaki gibi sıra sıra oturuyorusunuz, ve biri bir bira söylüyor, bira sıra boyunca elden ele geçiyor. | TED | (ضحك) تخيل، أن تكون جزء من شبكة حيث، أنكم ربما تكونوا في حدث رياضي. وأنتم تجلسون في صفوف مثل هذا، ويطلب شخص ما قارورة نبيذ، ويتم تسليمها لك في الممر. |