Topuklu ayakkabılarını çıkarmadı. Onu kaldırdım, onu yatağa yatırdım-- | Open Subtitles | أبقت حذاءها ذا الكعب العالي حملتها، وضعتها على الفراش |
ayakkabılarını çıkarıyor. | Open Subtitles | انها تخلع حذاءها |
ayakkabılarını değiştirmiş. | Open Subtitles | على أنّها غيّرت حذاءها |
Eve vardığımda, onun ayakkabısının arabada kaldığını gördüm. | Open Subtitles | عندما وصلت للمنزل، .رأيتُ. رأيت حذاءها على رفّ سيارتي |
Matmazel Sainsbury Seale, taksiden indiğinde ayakkabısının tokasına takıldı ve toka düştü. | Open Subtitles | حين نزلت الآنسة "سانزبري سيل" من سيارة الأجرة قامت بركل إبزيم حذاءها فسقط |
ayakkabılarını seviyorum. | Open Subtitles | أحبّ اختي، وأحبّ حذاءها. |
Birisi spor ayakkabısının tekini bulmuş. Işıklı ayakkabılarını. | Open Subtitles | وجد أحدهم حذاءها الذي يضيء |
Daha Zola'ya ayakkabılarını giydiremiyor. | Open Subtitles | لم يتمكن حتى من جعل (زولا) ترتدي حذاءها اليوم. |
Dışarı çıktı, ayakkabılarını çıkardı. | Open Subtitles | هي تخرج , تخلع حذاءها |