Eğer dünyan Wraith ile savaş halindeydiyse, savaş yıllar önce kaybedilmiş. | Open Subtitles | لو كان عالمك في حالة حرب مع الريث فقد خسرتم الحرب قبل سنوات عديدة |
Fransa ve İskoçya ile savaş halindeyiz; Papalık bize husumet duyuyor. | Open Subtitles | نحن في حرب مع فرنسا ومع اسكتلندا كما أننا العدو اللدود لأسقف روما, ولم يعد لدينا |
Eminim ki Majesteleri, efendim İmparator'un, bir kez daha Kral Francis ile savaşta olduğunun farkındadır. | Open Subtitles | أنا واثق من جلالتكم على علم بأن سيدي, الامبراطور مرة أخرى في حالة حرب مع الملك فرانسيس |
Eğer Emily ile savaşa gireceksen bundan iyi bir şey çıkmaz. | Open Subtitles | لو دخلتِ في حرب مع إيميلي لن تجدي شيء من هذا |
Pekala şimdi Yemen'le savaşa mı gireceğiz? | Open Subtitles | الأن, هل سندخل حرب مع اليمن على الرغم من ذلك؟ |
Fransa'yla savaşta olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد اعتقدت أننا في حرب مع فرنسا. |
Birlik'le savaş hâlinde değildiniz. | Open Subtitles | انتم لم تكونوا أبدا في حرب مع الجماعي |
- Beyefendi, bunda şüphe yok ki, ...modern demokrasi, radikal İslam ile savaş halinde. | Open Subtitles | لا تخطئ. الديمقراطية الحديثة هي في حالة حرب مع الإسلام الراديكالي. |
Sonuç olarak bugün, yani 3 Eylül 1939 itibariyle bu ülke Almanya ile savaş halindedir. | Open Subtitles | ولذلك، إبتداء من اليوم، سبتمبر/أيلول 3, 1939 هذه البلاد في حالة حرب مع ألمانيا. |
Ve bizim bir antlaşmamız var, Sayın Başkan, siz İngiltere ile savaş halindeyken yapılan bir antlaşma. | Open Subtitles | لدينا إتفاق سيد الرئيس الإتفاق الذي عقد "عندما كنتم في حالة حرب مع "بريطانيا |
Ülkenizin, İmparator ile savaşta olduğunu duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت بأن بلادك في حالة حرب مع الامبراطور |
ABD, Türkiye ile savaşta değil. | Open Subtitles | الولايات المتحدة ليست في حالة حرب مع تركيا. |
Fransa, İspanya ile savaşta olduğu için yani doğduğunuz ülkeyle bir askeri atamanın daha güvenli olacağına inandı. | Open Subtitles | منذ أن كانت فرنسا في حالة حرب مع اسبانيا، بلاد ولادتك، كان يعتقد أنه سيكون أكثر أمانا تعيين جندي. |
En kötü senaryo rehineleri kaybedip Çin ile savaşa girmek mi oluyor? | Open Subtitles | الاسوء هو ان نفقد الرهائن و نبدأ حرب مع الصين؟ |
Mart 1848 yılında verilen imtiyazla Avusturya ile savaşa girilmiştir. | Open Subtitles | تمنح صفة مارس 1848... ... وذهب نفس الشهر في حرب مع النمسا. |
Bir konuda tamamen eminim ki bu sözleşmeler tam olarak uygulanmazsa Portekiz'le savaşa gireriz. | Open Subtitles | أولاً، أنا متأكد جداً أن هذه العقود إن لم تنفذ بالضبط (سنكون في حرب مع (البرتغال |
Avrasya'yla savaşta değiliz. | Open Subtitles | لسنا في حرب مع أوراسيا |
Belkide Norveç'le savaş halindeyiz. | Open Subtitles | ربما نحن فى حرب مع نيجيريا |
Bu nedenle ülkemiz Almanya'yla savaşa girmiştir. | Open Subtitles | وبالتالي فإن بلادنا في حالة حرب مع (ألمانيا). |
Geldiğin yerde pilotların çoğu senin gibiyse Tanrı, Amerika'yla savaşanın yardımcısı olsun. | Open Subtitles | لكني أقول ان إذا هناك الكثير في الوطن مثلك فليساعد الرب من يدخل في حرب مع أمريكا |
Düşündüğünüzün aksine, benim dünyam sizinkiyle savaş halinde değil. | Open Subtitles | -كلاّ بالرّغم من ظنونك، عالمي ليس في حرب مع عالمكم |
Addison'nun,Sam ve Naomi ile binadaki katın kiraya verilip verilmeyeceği konusundaki savaşı. | Open Subtitles | وأديسون في حالة حرب مع سام وناعومي على تأجير الدور في البنايه |
İngiliz hükümetiyle İngiltere'deki her göçmene... eşit haklar tanıyana dek savaştayız. | Open Subtitles | جماعة سمك في حرب مع الحكومة البريطانية حتى يعترفوا بحقوق المهاجرين إلى بريطانيا |
Bileziğin kolyenle savaş içinde. | Open Subtitles | سوار الخاص بك في حالة حرب مع قلادة الخاص بك. |
Japonya, Britanya İmparatorluğu ile yer altı zenginliği olan Sakuradite yüzünden savaşa girdi. | Open Subtitles | اليابان دخلت في حرب مع الامبراطوريه المقدسة من بريطانيا من اجل السيطرة على الموارد الموجودة تحت الارض (ساكرادايت)1. |