ويكيبيديا

    "حرجة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kritik
        
    • ciddi
        
    • önemli
        
    • ağır
        
    • ciddiyetini
        
    • hassas
        
    • kritikti
        
    • tehlikeli
        
    • yoğun
        
    • tehlikesi
        
    • acil
        
    • dertte
        
    • durumu
        
    Hayati durumu kritik, ancak stabil ve hastanede kontrol altında tutuluyor. Open Subtitles وكان فى حالة حرجة ولكنه الأن بحالة مستقرة بإحدى مستشفيات المنطقة
    Geç kaldığımız için özür diliyorum, ama çoğalıcılarla savaşımız kritik bir aşamaya geldi. Open Subtitles أنا أعتذر على حضورنا متأخرين لكن حربنا مع الريبليكيتورز تمر بفترة حرجة للغاية
    Bu ambulansın durumu kritik. Yani hemen gidiyoruz, millet. Hadi! Open Subtitles هناك حالات حرجة في سيارة الأسعاف هذه, يجب أن نتحرك
    Brick, sen hiç ciddi inkar sorunları olan bir hastaya baktın mı? Open Subtitles هل عالجت من قبل مريض كان في حالة حرجة من الإنكار ؟
    Yüksek hızla giderken kör bir kazaya maruz kalmıştı. (Kör kaza: bir aracın diğer araca yan tarafından çarpması) Çok, çok kritik bir durumdaydı. TED صدمت بجانب السيارة بسرعة عالية حالة حرجة جدا
    Bu nedenle Hindistan ya kendi demografik hissesinden kar saglayacak Ya da onu demografik bir felakete surekleyecek kritik bir noktadadır. TED اذا الهند في مرحلة حرجة حيث يمكن لها ان تنهض بفضل هذا العائد الديموغرافي أو أن ينتهي بها الامر إلى كارثة ديموغرافية
    Gezegenimizden, Antartika ve Kutuplar gibi çok kritik bölgelerden bilgi topluyor. TED أنهم يأخذون معلومات من كوكبنا في أماكن حرجة للغاية مثل القارة القطبية و الأعمدة
    durumu kritik, uyanmıyor bile. Open Subtitles انها في وضعية حرجة و لا يمكنها حتى الوقوف
    Çoğu aşırı coşkudandı. Ama daha iyi nedenleri olan, kritik bir sürece katılmak isteyen adamlar da vardı. Open Subtitles كان هناك رجال يبحثون عن الأفضل ليغيروا ما يمرون به من أوقات حرجة
    15 yaşında bir çocuk kritik durumda. Open Subtitles ولدا في الخامسة عشر من العمر في حالة حرجة.
    Helikopterle 4 hasta geliyor, ikisi kritik. Open Subtitles لدينا أربعة أشخاص قادمون على مروحية، إثنان في حالة حرجة
    Bence hikayendeki romantik yaklaşım kritik önem taşıyor. Open Subtitles بأي حال، أظن أن الزاوية الرومانسية في قصتك حرجة للغاية.
    Bence hikayendeki romantik yaklaşım kritik önem taşıyor. Open Subtitles بأي حال، أظن أن الزاوية الرومانسية في قصتك حرجة للغاية.
    kritik sistem alarmı. Open Subtitles الأنظمة في حالة حرجة. تنبيه: الأنظمة في حالة حرجة.
    Bu bölge oldukça kritik bir geçiş dönemi yaşıyor ve en ciddi güvenlik önlemleri gerektiriyor. Open Subtitles هذه المنطقةِ بشكل واضح في حالةٍ حرجة مِنْ الإنتقالِ ـ ـ ـ ـ ـ ـ ويطلبون إجراءات أمنِ وقائية أكثر شدة
    -Olumsuz, görev kritik bir numara devam edecek. Open Subtitles لا يا مركز القيادة, المهمة حرجة سينفذها ـ تالون 1 ـ
    Tamam, bu... bu adamın durumu ciddi ve çok kan kaybetmiş. Open Subtitles حسناً، هذا الرجل في حالة حرجة و يفقد الكثير من دمائه
    Alarm durumundaki değişiklikten ve ciddi bir olayla uğraştığınızdan haberdar. Open Subtitles لقد علم بحالة الطوارئ وانك تدير حالة حرجة هنا
    Gerçek anlamda milyonlarca insanın yaşamına önemli değişiklikler getirebilme ve küresel çapta koruyucu hekimlik konusunda bir fırsat penceresi ile karşı karşıyayız. TED إذن توجد فترة زمنية حرجة علينا صنع فرق هام ليتمكن من التأثير على حياة ملايين البشر ونمارس الطب الوقائي على مستوى علمي
    En az biri ağır üç kişi ateşli silahla yaralandı! Open Subtitles لدي ثلاثة ضحايا طلق ناري واحدة منهم حرجة على الأقل
    Son kurşunun parçaları çıkartıldı fakat durumu ciddiyetini koruyor. Open Subtitles تمّت إزالة شظايا الرصاصة النهائية لكنّه لا يزال في حالة حرجة
    Belki yok ama... ilişkimiz hassas bir noktada ve... Open Subtitles ربما أنت محق,لكن ولكن علاقتنا الان فى مرحلة حرجة
    Bu mümkün değil. durumu kritikti. Onu birkaç gün önce gördüm. Open Subtitles هذا ليس ممكناً حالته كانت حرجة جداً لقد فحصته فقط قبل أيام قليلة
    Hayati önem taşıyan bölgelerde birkaç operasyonum sahada adamlarım ve tehlikeli görevlerde-- Open Subtitles سيدي, لديّ العديد من الحيواة في مراحل حرجة أناس في الميدان في مواقف صعبة من العملية
    Hey, merhaba. Baban yoğun bakım altında, ve önümüzdeki 24 saat çok önemli. Open Subtitles مرحباً, والدك في حالة حرجة الاربع وعشرون ساعة القادمة هي الحاسمة
    Kızının durumu iyi fakat babasının hayati tehlikesi devam ediyor. Open Subtitles البنت حالتها مستقرة لكن لايزال الأب في حالة حرجة -أنت!
    Dinle, acil bir kıyafet sorunumuz var ve yardımına muhtacız leydim. Open Subtitles اسمعي لدينا مشكلة موضة حرجة ونود أن نحصل على مساعدتك سيدتي
    Bak, ya senin 17 yaşındaki çocuğunun başı dertte olsa ve yardıma ihtiyacı duysaydı? Open Subtitles أين ذهبت تعتبر حرجة اسمعي ، ماذا لو وقع طفلك بعد 17 عاماً في مشكلة واحتاج إلى مساعدة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد