Ama partisi Gezi eylemlerinden sonra bir yıl içinde yapılan iki büyük seçimi açık ara kazandı. | TED | ولكن حزبه قد ربح عمليتين انتخابيتين أساسيتين بعد سنة من مظاهرات جيزى وبفروق مريحة. |
Gerçi bekarlığa veda partisi... olarak sağdıcıyla başbaşa yemeğe... çıkmaları ipucu olabilirdi. | Open Subtitles | لا، يعني أنا أفترض أنا قد كنت قد تلقت بلاغا حقيقة أن حزبه البكالوريوس كان مجرد عشاء هادئ مع أفضل رجل له. |
Böyle bir silah skandalı ile partisi seçimi kazanacaktı. | Open Subtitles | كان يحتاج لقضية أسلحة أخرى وسوف يفوز حزبه بالإنتخابات. |
Ya başkanlığı kendi partisinden çaldı ya da yozlaşmış bir hükümette başkan yardımcısıydı. | Open Subtitles | إما أنه سرق الرئاسة من حزبه أو كان نائب الرئيس بإدارة فاسدة |
Amilcar, kendi kurduğu partinin üyelerince öldürüldü. | Open Subtitles | اميركال كابرال) تم قتله من) قبل أعضاء في حزبه |
Petrol milyarderleri eşrafından ve kendi Partisinin lideri olan Tretiak halk arasındaki rahatsızlığın kötüye gideceğini sezinliyor. | Open Subtitles | الان وقد اصبح القطب البليونير وزعيم حزبه السياسي الخاص وتوقعات ترتيك بامتصاص الاضطرابات الروسية |
partisi kötü bir isim kazanacak ve seçmeleri kaybedecek. | Open Subtitles | ان حزبه كسب سمعة سيئة .. و.. انه لن يكون قادرة على الفوز في الانتخابات. |
Bundan partisi içindeki yönetimde zorlandığı anlamını çıkarabilir miyiz? | Open Subtitles | هل هذا يعني ان هناك ممانعة من افراد حزبه? |
Cumhuriyetçi aday ve partisi, ülkemizde arz edilen tehdidin ciddiyetini kabul etmeyi reddetse de bizim etmeyeceğimizi bilin. | Open Subtitles | ان كان المرشح الجمهوري آخرون في حزبه يرفضون الاقرار بخطورة الوضع الذي يهددنا في ديارنا فنحن لا نفعل ذلك |
Muhafazakar rakiplerinden, ordudan ve kendi partisi içindeki ihtilalci kanattan, yani Hücum Taburları'nın (SA) yönetici kadrosundan hala çekinmekteydi. | Open Subtitles | أنه يخشى منافسيه القدماء من النـازيـيـن الـمـحـافـظـيـن أنه يخشى سطوة الجيش أيضاً يخشى الفصيل الذى تكون داخل حزبه و الذى مازال أفراده ثوريين الى حد بعيد |
partisi ona ve kampanya metotlarına karşı çıkıyor. | Open Subtitles | حزبه وناخبيه استاؤا من صنيعته... ...وتعامله مع الانتخابات |
Özgürlük partisi, Grönland'a taviz vermediğimiz sürece bizi desteklemeye söz veriyor. | Open Subtitles | سفند اجي من حزب الوحدة... ...يقول اننا نستطيع ان نعول على حزبه... ...بعدم اعطاء اي تنازلات |
İşçi partisi'ndeki kaynaklar bile. Bunu her zaman duyardım. | Open Subtitles | حتى المقربين من حزبه يصفونه بذلك |
Belki onun yanında cinayet partisi arıyor. | Open Subtitles | ربما انه يبحث عن حزبه القتل المقبل. |
Siyasi kariyerini ben mahvetmedim. Kendi partisinden kovuldu. | Open Subtitles | لم اهدم مستقبله السياسي حزبه لفظه |
Bu Hitler'e kendi partisinden bir karşı koyma! | Open Subtitles | هذا هو المعارضة إلى... هتلر داخل حزبه. |
Kendi partisinden birini ifşa etti. | Open Subtitles | وقال انه تعرض الشخص من حزبه. |
İç ve dış işlerde korkunç başarısız sicile sahip bir partinin pes etmeye eğilimli başkan yardımcısına karşı yarışsa da, | Open Subtitles | بفشل حزبه فى الداخل و الخارج |
Sadece partinin merkezi hâline gelmek istiyor. Nasıl böyle güçlendi? | Open Subtitles | إنه يحاول وضع نفسه في منتصف حزبه كيف أصبح (بومان) بهذا النفوذ؟ |
Petrol milyarderleri eşrafından ve kendi Partisinin lideri olan Tretiak halk arasındaki rahatsızlığın kötüye gideceğini sezinliyor. | Open Subtitles | الان وقد اصبح القطب البليونير وزعيم حزبه السياسي الخاص وتوقعات ترتيك بامتصاص الاضطرابات الروسية |
Kendi partisini parçaladıktan sonra bizimkinin peşine düşer. | Open Subtitles | فبعد أن يقضي على حزبه الخاص سيسعى إلى النيل من حزبنا، صحيح؟ |