Benim görevim, Walkerlar'ın öfkesini temsil etmek... kederlerini değil. | Open Subtitles | ينبغي أن أوضح ذلك فمهمتي أن أمثِّلهم فقط في غضبهم وليس في حزنهم |
Yüklerini hafifleten, kederlerini alıp götüren Pasifik Okyanusu'na bakıyorsunuz. | Open Subtitles | انها في المحيط الهادي ان يخفف حمولاتها ويغسل حزنهم. |
Bu, insanlarınızı biraz rahatlatıp yaslarını tutmalarında yardımcı olabilir. | Open Subtitles | ذلك سيكون عزاءاً مناسباً لشعبك وسيخفف من حزنهم |
Bu, insanlarınızı biraz rahatlatıp yaslarını tutmalarında yardımcı olabilir. | Open Subtitles | ذلك سيكون عزاءاً مناسباً لشعبك وسيخفف من حزنهم |