Hey, hey. Sana kırmızıda durmaman için fazladan para ödedim sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي دفعت لك أجرًا إضافيًّا لألّا تتوقّف لدى الإشارات الحمراء. |
En mükemmel baba olacağımı sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي سأكون أروع أب على الإطلاق، أتعلمين؟ |
Gördüm. Geçen sene. Onunla konuştuğumu sanıyordum. | Open Subtitles | فعلتُ ذلك السنة الماضية، حسبتُ أنّي كنتُ أتحدّث إليهِ. |
Seni unutmam gerektiğini sandım. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي يجب أن أتركك ورائي. |
Seni kaybettiğimi sandım. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي فقدتكَ |
Onu tanıdığımı sanmıştım. Beni sevdiğini söyleyip duruyordu. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي أعرفه، كما أنّه ما انفكّ يخبرني أنّه أحبّني |
Seni hastaneye götürmek için birilerini aradığımı sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي اتّصلت بأحدٍ لينقلك إلى المستشفى. |
Geçmişimi geride bıraktığımı sanıyordum, ama bazen bir şekilde sokuluyor ve bugününüzün içine ediyor. | Open Subtitles | "حسبتُ أنّي وضعتُ ماضيي وراء ظهري، لكن ببعض الأحيان يتسلل الماضي ليصيبك بالحاضر" |
Gitmeni söylediğimi sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي قلتُ لك أن تذهب للبيت |
Bu garip. Kapattığımı sanıyordum. | Open Subtitles | هذا مُريب، حسبتُ أنّي أغلقت. |
Ben de Lois ile birlikte kurduğunuz eve geldiğimi sanıyordum. | Open Subtitles | {\pos(192,200)}وأنا أيضاً حسبتُ أنّي سأعود إلى بيتٍ تبنياه أنتَ و(لويس) سوياً. |
Bunu istediğimi sanıyordum, biliyorsun. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي أريد هذا |
Seni bir daha asla göremeyeceğimi sandım. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي لن أراك ثانيةً. |
Bir şey gördüğümü sandım... | Open Subtitles | حسبتُ أنّي رأيتُ... |
Her şeyi çözdüğümü sanmıştım. Nasıl devam edeceğimi. Suçluluğumu, güvensizliğimi, şüphelerimi nasıl gizleyeceğimi çözmüştüm. | Open Subtitles | حسبتُ أنّي تبيّنتُ كيف أمضي قـُدماً و أدفن شعوري بالذنب، ونوبات تقلقلي، وتساؤلاتي. |