ويكيبيديا

    "حسناً هنالك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • var
        
    Evet, onun da benden öğreneceği bir iki şey var. Open Subtitles نعم, حسناً هنالك بعض الأشياء التي يمكنها تعلمها مني كذلك
    Onu tüm hafta nasıl kandırdığını anlatarak övünen bir kadın var da. Open Subtitles حسناً, هنالك امرأة عند الحانة تتباهى بخدعة كانت تنفذها عليه طوال الأسبوع
    Aslında, bu sorunun oldukça kolay bir cevabı var, birçok şeyi açıklıyor: Çünkü sağlık hizmeti hastalıklarla tasarlanmıştır, insan merkezli değildir. TED حسناً,هنالك إجابة جداً سهلة لهذا السؤال, وتوضح الكثير لأن نظام الرعاية الصحية كان مصمماً للأمراض لا للأشخاص, في أساسه
    Evet, uzun, geniş bir entari var semada, biliyorum. TED حسناً .. هنالك حبل عريض طويل في الجنة .. أعرفه
    Şu eski şarkıyı söyleyin benimle. Ben şurayı söyleyeceğim: Evet, uzun, geniş bir entari var semada, biliyorum. TED حاولوا أن تغنوا هذه الأغنية معي . أنا أغني : حسناً .. هنالك حبل عريض طويل في الجنة .. أعرفه
    Evet, uzun, geniş bir entari var semada, biliyorum. TED حسناً .. هنالك حبل عريض طويل في الجنة .. أعرفه
    Şey, buralarda dolanan köylü bir tip var. Open Subtitles حسناً, هنالك ذلك من النوع المحلّي يتجول بالأرجاء
    - Bunun bir tek yolu var. Open Subtitles حسناً,هنالك فقط طريقة واحدة لنحل هذا الامر
    Şey, acil durumlarda yaptığım bir şey var. Open Subtitles حسناً, هنالك طريقة افعلها في الحالات الطارئة
    Dünyada çok fazla ses çeşidi var. Open Subtitles حسناً .. هنالك الكثير من الأصوات في العالم
    Buna neden olacak bir çok ihtimal var . Open Subtitles حسناً , هنالك عدد من العوامل التي قد تسبب حدوث هذا
    Bacaklarının arasından gelen biri daha var. Open Subtitles حسناً هنالك احدهم يأتي من بين أرجلك أين؟
    Telafi etmen için bir yol var aslında. Open Subtitles حسناً .. هنالك طريقة يمكنك بها تعويض ذلك لي
    Yatak odamda duş perdeleri olmasının büyük yararı var. Open Subtitles حسناً .. هنالك منافع لـ جداران غرّفة نومي بوجود ستائّر دش
    Pekala, gri kapak var. Gri kapağı gördün mü? Open Subtitles حسناً, هنالك باب رمادي أترين الباب الرمادي؟
    Yanımda bu habere daha uygun iki fotoğrafçı var. Open Subtitles حسناً هنالك اثنين من المصورين لهذا العمل واعتقد أن مصوري يناسب مع هذه القصة أكثر
    Pekala aşırı derecede kurtçuk ve böcek var. Open Subtitles حسناً هنالك فعالية كثيرة للحشرات و اليرقانات
    - Sevginin birçok çeşidi var, değil mi? Open Subtitles حسناً, هنالك أنواع كثيرة للحب, أليس كذلك؟
    Mahallemde yaşlı bir kadın var, ve her zaman köpeğini gezdiriyor. Open Subtitles ..أنا دائماً حسناً هنالك عجوز في الحي اللذي أعيش فيه
    Pekâlâ, civarda sadece üç tane var. Open Subtitles . حسناً , هنالك ثلاثة فحسب بالمنطقة . حسناً , هو لن يُخاطر بالقبض عليه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد