Tamam. Bir kaset kaydettiğinde parçaların sıralanışı, kaydeden cihaz için imza gibidir. | Open Subtitles | حسنا, عندما تسجلين شريط ترتيب الأرقام هو بمثابة التوقيع لما سجلتي |
Tamam, eğer birgün bu masalı anlatırsan öyle anlatırsın. | Open Subtitles | حسنا عندما تخبرينا بقصتك عن الحمار هذا سيفى بالغرض |
Tamam, eğer birgün bu masalı anlatırsan öyle anlatırsın. | Open Subtitles | حسنا عندما تخبرينا بقصتك عن الحمار هذا ما سيفعله |
Seni bulduğum zaman dönmen konusunda seni ikna edemedim beni dinlemiyordun. | Open Subtitles | حسنا عندما التقيتك لم أستطع إقناعك بالعودة لقد كنت غير منطقيا. |
S.H: Sanırım, bir kez birbirimizin zihnini beyinlerimiz seviyesinde, önemli detayları ile anlamaya başladığımızı itiraf edebilirsek o zaman kendimizle ilgili bütün olumlu veya olumsuz özellikleri çok daha detaylı bir şekilde anlayabileceğimizi itiraf edebiliriz. | TED | سام هاريس : حسنا .. عندما تُقر اننا نسير على طريق استيعاب عقولنا وادمغتنا في جميع المجالات الهامة يمكنك حينها ان تُقر اننا سوف نفهم يوما كل الخواص الايجابية والسلبية لأنفسنا في صورة مفصلة اكثر |
Peki, listeyi bulduğunda doğruca bize gönder Tamam mı? | Open Subtitles | حسنا .. عندما تجد القائمة أرسلها مباشرة لنا حسنا ؟ |
Tamam, eğer sana söylersem kimseye anlatamazsın. | Open Subtitles | حسنا,عندما عندما اخبرك لاتخبري اي شيء لأي احد |
Tamam, tamir olduğunda, kutlayabiliriz ama her şeyi sırasıyla yapalım. | Open Subtitles | حسنا,عندما السيارة تُصلح يمكننا الإحتفال لكن,دعنا نتعامل مع الأشياء الأولى أولاً |
Tamam, önce bir yerleşelim, sonra dışarı çıkar daha az çirkin çarşaf bulabilecek miyiz diye bakarız. | Open Subtitles | حسنا, عندما نستقر, سأخرج و رأى إذا كان يمكنني العثور على أغطية أقل قبح |
Tamam, Denby D.C.'deyken bir yardım organizasyonunda belediye başkanının kızıyla tanışmış. | Open Subtitles | حسنا عندما كان دينبي في العاصمة قابل ابنة المحافظ في حفل خيري ما |
Tamam, ejderhayı bulduğumuzda ona yaklaşım tarzını değiştirmeyi düşünebilirsin. | Open Subtitles | حسنا عندما نجد التنين عليك ان تفكر كيف تقترب منه بشكل مختلف |
Tamam, Biz Brookstone hediye kartı kullanırız o zaman , sen onunla pille çalışan bir sırt kaşıyıcı alırsın. | Open Subtitles | حسنا , عندما ذهبنا لشراء بطاقات الشكر كان من المفترض ان تشتري واحدة بدلا من .شراء تلك البطارية |
Bunu çözdüğünde nasıl olduğunu bana da söyle, Tamam mı? | Open Subtitles | حسنا , عندما تفعل أخبرنى كيف فعلتها حسناً؟ |
Tamam, Khan, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'ni hackleyince hatalı aşılarımızı grip aşısı olarak etiketlendirmiş ve gemiye yüklemiş. | Open Subtitles | حسنا,عندما قام خان باختراق مركز السيطره على الأمراض قام بتغيير الملصقات و شحن العينات المعيبه كلقاح انفلونزا |
Tamam. Şimdi ışıkları açıyorum ve kimse kimseyi vurmuyor. | Open Subtitles | حسنا ,عندما اضغط المفتاح لا احد يطلق على اي شئ |
Bunu çözdüğünde nasıl olduğunu bana da söyle, Tamam mı? | Open Subtitles | حسنا , عندما تفعل أخبرنى كيف فعلتها حسناً؟ |
Tamam, şimdi, sana bir daha sorduğumda, mükemmeldi de ve ciddiymiş gibi davran. | Open Subtitles | حسنا, عندما أسألك مرة أخرى أخبرني أنه كان رائعا وقلها وكأنك تعنيها |
Pekala, düşündüğünüz zaman İngiltere sadece küçük bir adadır. | Open Subtitles | حسنا عندما تفكر في الموضوع، انجلترا هي مجرد جزيره صغيره |
- Regina'yla ne zaman görüşeceksin? | Open Subtitles | حسنا عندما تذهبى لرؤية ريجينا مرة أخرى؟ أنا لا أَستطيعُ التَجَسُّس عليها أكثر. |
Her zaman Gibbs'in bizi kandırdığından şüphelenirdim. | Open Subtitles | أريد أن أعترف بشئ حسنا عندما نغادر هذا المكان سوف أجد لك كاهنا |