Tamam, kendimi açığa çıkartacağım ve ölüm için davetiye vereceğim. | Open Subtitles | حسنْ أجل أضع نفسي في الخارج أجعل من نفسي طريده |
Tamam, birkaç şey daha yaptırıp bırakırım. | Open Subtitles | حسنْ ، سوف أجعله يقوم بشيئين إضافيين وبعدها سوف أتوقف |
Tamam, İngilizce söylerim ama anlamını kaybeder. | Open Subtitles | حسنْ ، سأفعلها بالإنجليزية لكنها تخسر قيمتها |
Tamam, Tamam. | Open Subtitles | حسنْ حسنْ اجيبِ عن سؤال واحد فقط |
Tamam, sen hackle. Ben seyrederim. | Open Subtitles | حسنْ إخترقي انتِ أنا ساريكِ الطريق |
Bana iyi bir şey söyle. Tamam. | Open Subtitles | حسنْ ، لديك يدان صغيرتان للغاية |
- Tamam. Göm öyleyse. | Open Subtitles | حسنْ إذا إدفنها |
Tamam, bakınacağım. | Open Subtitles | حسنْ نعم أنا لها أنا |
Tamam, seni anlıyorum. | Open Subtitles | حسنْ أسمع ما تقول |
Tamam, peki. | Open Subtitles | موافق حسنْ حسنْ |
Tamam tamam, araştırmaya başlıyorum. | Open Subtitles | حسنْ حسنْ سأبدأ البحث |
Tamam, ne yapayım? | Open Subtitles | حسنْ حسنْ ماذا أفعل ؟ |
Tamam. Bu iyi değil. | Open Subtitles | حسنْ حسنْ هذا ليس جيداً |
Tamam. Nereye gidiyoruz? | Open Subtitles | حسنْ إلى أين نذهب ؟ |
Eğer savaşmak istiyorsa, Tamam... | Open Subtitles | ...لو اراد قتال حسنْ |
Tamam. Howard, sen ne yapıyorsun? | Open Subtitles | حسنْ . "هاورد"، ماذا تفعل؟ |
- Tamam, Casey'i seviyorum! | Open Subtitles | "حسنْ أنا أحب "كايسي |
Tamam. Howard, sen ne yapıyorsun? | Open Subtitles | حسنْ . "هاورد"، ماذا تفعل؟ |
Tamam. | Open Subtitles | حسنْ |
Kes yalan söylemeyi! Peki, Tamam. | Open Subtitles | حسناً حسنْ |