Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir ekip kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ولمنع استفحال قوته |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir ekip kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ولمنع استفحال قوته |
Ve sekiz yıl yazıştıktan ve o uğursuz geceden yaklaşık 16 yıl sonra, çılgın bir teklif yapmak üzere cesaretimi topladım; şahsen görüşecektik ve geçmişle kesin ve son kez yüzleşecektik. | TED | ولذلك، بعد ثمان سنوات من الكتابة، وما يقارب 16 سنة بعد تلك الليلة الأليمة، حشدت شجاعتي لأقترح فكرة جريئة: أن نتقابل شخصيًا ونواجه ماضينا مرةً واحدة وإلى الأبد. |
Bu konuyu arkadaşımla konuşma cesaretini topladım. | Open Subtitles | حشدت الشجاعة لاجراء محادثات مع صديقتي |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir takım kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ومنع استفحال قوته |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir takım kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ومنع استفحال قوته |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir takım kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ومنع استفحال قوته |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir takım kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ومنع استفحال قوته |
Zamanda yolculuk ederek, onu avlamak ve güç sahibi olmadan önce durdurmak için özel bir takım kurdum. | Open Subtitles | حشدت فريقاً منتخباً لمطاردته عبر الزمن ومنع استفحال قوته |
Bu insanları bir araya topladım. | Open Subtitles | انا حشدت هؤلاء القوم |
Toprağı kazması için bir ordu topladım. | Open Subtitles | حشدت جيشا ليحفرو في القذارة |