Pekala, biliyorum, ama Fort Lauderdale'deki bir motelde sıkıştım kaldım. | Open Subtitles | حسنا، أعرف ذلك، لكنني قابعة في فندق في حصن لودريدال |
kendimi senin için tehlikeye attıktan sonra Fort Lauderdale'de beni.... terk etmeyeceğini farkettim. | Open Subtitles | ظننت فقط بأنك لن تتركني أدور في الريح في حصن لودريدال بعد أن خاطرت بنفسي لأجلك |
Lütfen, Onu Fort Lauderdale'e gönderdin ve haftalarca orada bıraktın. | Open Subtitles | رجاء، أنت أرسلته إلى حصن لودريدال وتركته هناك لأسابيع |
Fort Lauderdale'de zengin birine yardım etmiştim... eski karısı elinden almadan önce, katamaranını batırmıştım. | Open Subtitles | ساعدت رجلا غنيا في حصن لودريدال غرق قاربه الشراعي قبل أن تحصل عليه زوجته السابقة |
Şimdilik sadece bir kaç gündür Fort Lauderdale'de. | Open Subtitles | إنه في حصن لودريدال لبضعة أيام |
Fort Lauderdale'de bir çöplükte buldular.. | Open Subtitles | في حوض الزبالة في حصن لودريدال |
Fort Lauderdale'de dolandırıcılık yapıyordum. | Open Subtitles | كنت أعمل بعملية إحتيال في حصن لودريدال |
Biliyor musun, sen beni Fort Lauderdale gönderdiğinden beri kan ter içinde uyanıyorum .... çünkü senin peşinde silahlı adamlar var, Michael. | Open Subtitles | تعرف، كنت أستيقظ متعرقة بالليل منذ أن أرسلتني إلى حصن لودريدال بسبب أولئك الرجال المسلحين (الذين كانوا يطاردونك يا (مايكل |