Ama sorun ediyorum. Evimizi devasa bir bağış gecesi için millete açması hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | فأنا لا أوافقه بالتطوع في إقامة حفل جمع التبرعات في شقتنا |
Tamam, gündemimize dönelim, geleneksel bağış gecesi. Açık arttırma. Başka fikri olan? | Open Subtitles | حسناً، سنعود للعمل، حفل جمع التبرعات أشياء للمزاد، أفكار أخرى؟ |
Hazır aklıma gelmişken, gelecek Perşembe büyük bir bağış gecesi var. | Open Subtitles | هذا ما يذكرني الخميس القادم هناك حفل جمع التبرعات لذا أخلي جدول أعملك |
O zaman da bağış gecesine gitmedik diye kötü adam oluruz. | Open Subtitles | إذًا سيتم تشويه صورتنا مع الابتعاد عن حفل جمع التبرعات ؟ |
Onu bağış gecesine götürebilesin diye. | Open Subtitles | حتى توصله إلى حفل جمع التبرعات |
Yılan derisi çanta ve o geceki kıyafetleriniz için iznimiz var. | Open Subtitles | لدينا أمر قضائي لحقيبة اليد المصنوعة من جلد الثعبان والفستان الذي إرتديته في حفل جمع التبرعات في تلك الليلة |
Etik kurulu toplantısında ve sonra yardım gecesinde sıkışıp kaldım. | Open Subtitles | علقت مع اللجنة الأخلاقية، ثم حفل جمع التبرعات |
Aslında ben Vanessa'yla bağış gecesi hakkında konuşmak için geldim. | Open Subtitles | في الواقع ، أنا (هُنا فقط لأتحدث إلى (فانيسا بشأن حفل جمع التبرعات ، هل هذا |
Barcelona'da kök hücre araştırması için 2006'da düzenlediğiniz bağış gecesi o zaman. | Open Subtitles | سيكون هذا في عام 2006 في حفل جمع .التبرعات لأبحاث الخلايا الجذعيّة في (برشلونة) |
Ve bu geceki yardım buluşmasında kanıtlamayı planlıyorum. | Open Subtitles | وأعتزم أن أثبت ذلك الليلة في حفل جمع التبرعات. |
Yarın geceki yardım toplantısında olacak. Unuttun mu? | Open Subtitles | سيكون في حفل جمع التبرعات غداً في المساء. |
Four Seasons'daki yardım gecesinde ona eşlik ediyordum. | Open Subtitles | كنت أساعدها في حفل جمع التبرعات في فندق فور سيزنز في وسط المدينة |