Siz gidin. Ben çantalarımı eve götürüp etrafa bakacağım. | Open Subtitles | امضى بعيدا, أنا سآخذ حقائبى إلى المنزل وأقوم بدورة حوله |
Çalışmama döndğm ve saat 8'de çantalarımı okul minibüsüne taşıdım 8.05'te minibüste oturuyordum. | Open Subtitles | عدت الى مكتب دراستى وأخذت حقائبى الى حافلة المدرسة الصغيرة عند الثامنة وكنت جالسا فى الحافلة عند الـ8: 05 |
Endişeniz çok dokunaklı ancak henüz Bavullarımı hazırlamadım. | Open Subtitles | أعرف ، قلقك ، ولكنى لم أحزم حقائبى بعد |
Artık Bavullarımı almam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أحضر حقائبى الآن |
O yüzden Valizimi toplayıp New York'a geldim ve elimden geleni yaptım. | Open Subtitles | .لذلك حزمت حقائبى واتيت الى نيو يورك .وعرضت كل مواهبى |
Valizlerimi aramayın... | Open Subtitles | إنتظر لحظة رجاء لا تفتش حقائبى |
Hey, Bobby benim. Eşyalarımı topladım. | Open Subtitles | مرحبا انه أنه أنا لقد انتهيت من اعداد حقائبى |
Bunları okuduğumda çantalarımı topladım, Oxford'u bırakıp Amerika'yı terk ettim. | Open Subtitles | عندما سمعت هذا ، حزمت حقائبى وغادرت اكسفورد" وأتيت مباشرة إلى أمريكا" أمريكا المُنحـلّة |
çantalarımı taşıyabilirim. | Open Subtitles | استطيع حمل حقائبى |
Tabi. çantalarımı getirdiğin için teşekkürler. Hey, Joe? | Open Subtitles | بالطبع، شكراً لجلب حقائبى |
Onu Amerika'ya gitmeden önce Bavullarımı hazırlarken bulmuştum. | Open Subtitles | (وجدتُها وأنا أحزم حقائبى فى طريقى (لأمريكا |
Bavullarımı boşaltmadan yola çıkabilirim. | Open Subtitles | أعتقد أننى لن أفك حقائبى |
Bavullarımı çoktan gönderdim. | Open Subtitles | انا قد ارسلت حقائبى سابقا |
Ben havaalanında Valizimi kaybettim. | Open Subtitles | لقد فقدت حقائبى فى المطار |
Valizlerimi aramayın... | Open Subtitles | إنتظر لحظة رجاء لا تفتش حقائبى |
Valizlerimi sonra alırım. | Open Subtitles | سأخذ حقائبى فيما بعد |
Eşyalarımı yukarıya taşır arkadaş herhalde. | Open Subtitles | سأجعل البواب يحمل حقائبى لأعلى |
- Eşyalarımı çıkartıyorum. | Open Subtitles | _ انا أفرغ حقائبى, لقد غيرت الخطه |