Ve Yurttaşlık Hakları Hareketi'nden, kadın hakları Hareketi'nden öğreniyorduk. | TED | وكنا نتعلم من حركة الحريات المدنية وحركة حقوق المرأة. |
Aynı şekilde, "İnsan hakları getirdiği tonla faydadan dolayı gereklidir." yaklaşımından kaçınmaktır. Yine kaçınmalıyız ki, "kadın hakları getirdiği tonla fayda için gereklidir." | TED | علينا التخلص أيضاً من الشعور أن، أهمية حقوق الإنسان في ما تحققه بعد احترامها، أو أن أهمية حقوق المرأة فيما تحققه بعد ضمانها. |
1960'larda Sivil Haklar Hareketi kadın hakları, çocuk hakları, eşcinsel hakları ve hatta hayvan hakları hareketlerine ilham verdi. | TED | في 1960 حركة الحقوق المدنية ألهمت العديد من حركات حقوق المرأة وحقوق الطفل وحقوق المثلين وأيضًا حقوق الحيوانات. |
18'lerimde annemin kusursuz velayeti altında, tahmin edebileceğiniz gibi, asi bir feminist olmuştum. | TED | في سن الثامنة عشر و تحت الوصاية المتميزة من أمي, أصبحت و كما تتوقعون مدافعة عن حقوق المرأة بكل المقاييس. |
Ve en tanımlayıcı olarak, kadın haklarına tam bir savaşın öncüleridir. | TED | والأكثر وضوحاً،أنهم يقودون حرب شاملة ضد حقوق المرأة. |
Suudi Arabistan bugün kadın haklarını geliştirmek için küçük adımlar atıyor. | TED | السعودية هذه الأيام تأخذ خطوات صغيرة نحو تحسين حقوق المرأة. |
İlk defa, yerel toplum imamlarının yaptığı Cuma vaazlarında kadınların hakları anlatıldı. | TED | و لأول مرة دعا خطباء الجُمع في المجتمع المحلي لتعزيز حقوق المرأة. |
Ve merak ediyorsunuzdur nasıl olur da bir kadın hakları organizasyonu daha önce bizim varlığımıza karşı olan toplumlarda bunu yapabildi. | TED | وعلى الأرجح أنكم تتساءلون كيف يمكن لمنظمة حقوق المرأة القيام بذلك في مجتعات عارضت في السابق مجرد وجودنا. |
Ve hâlâ kadın hakları ve dinin birbirini dışlayan şeyler olmadığına güçlü bir şekilde inanıyorum. | TED | وبقيت مؤمنة قوية بأن حقوق المرأة والدين لا يتعارضان. |
Kadın Oy Hakkı ve kadın hakları Hareketi bitmek bilmeyen "hayır"'lar aldı, sonunda "evet"'i alana kadar. | TED | حق إقتراع النساء وحركة حقوق المرأة قوبلت بالرفض اللانهائي حتى كانت الموافقة في النهاية. |
Bir kadın hakları savunucusu dini mi hatırlatıyordu? | TED | هل كانت داعية حقوق المرأة هذه مؤيدة للدين؟ |
Bildiğiniz gibi, kadın hakları ve cinslerin eşitliği konusunda... uzlaşmaz bir tavır takınmakta biraz acele ettim. | Open Subtitles | كما تعرفين لقد دافعت بأخلاص و بكل تعصب و اصرار عن حقوق المرأة و المساواة |
Çok ünlü bir kadın hakları aktivisti. | Open Subtitles | إنها ناشطة شهيرة في مجال حماية حقوق المرأة. |
kadın hakları Ulusal Konseyinden Bea Wilson. | Open Subtitles | هذه بيا ويلسون من مجلس حقوق المرأة الوطني. |
Burada da bir ülkede kadın hakları konusundaki en büyük farklılığı görüyoruz. | TED | وهنا حيث نرى أكبر فرق بين الجنسين داخل بلد -- حول قضية حقوق المرأة. |
Ailem neden moda ya da kadın hakları gibi basit şeylerin kardeşimi bir daha görmemi engelleyeceğini anlayamıyor. | TED | وبالنسبة لوالدي، فهما لا يستطيعان أن يفهما كيف أن شيئًا من البساطة بمكان مثل الموضة أو حقوق المرأة قد يمنعني من رؤية أخي مجددًا. |
- Paulina Morales'e git. - feminist olana mı? | Open Subtitles | ـ إذهبى إلى بولينا مورلاس ـ المحامية والناشطة فى مجال حقوق المرأة |
Dövüş hayranı veya feminist olun, Bu hikayeyi seveceksiniz. | Open Subtitles | إلى المدافعين عن حقوق المرأة سوف تعجبكم هذه القصة |
kadın haklarına yapılan tecavüze karşı duygularım 11 yaşıma vardığımda kaynama noktasına vardı. | TED | شعوري بالثورة من أجل حقوق المرأة وصل لدرجة الغليان عندما كنت في الحادية عشر من عمري. |
Burada amaç dinleyiciyi ikna ederken nesnel bilgilerden faydalanmaktır, tıpkı Sojourner Truth'un kadın haklarına dair sözleri gibi: ''Bir erkek kadar çok kasa sahibim ve onlar kadar çok iş yapabiliyorum. | TED | النقطة الاساسية هو إستخدام المعرفة الفعلية الحقيقية لإقناع الجمهور، كما في حجة سوجوزنر تروث من أجل حقوق المرأة: "لديّ عضلات بقدر ما لدى أي رجل، وأستطيع القيام بالعمل بقدر ما يستطيع أي رجل. |
Ve Hanımefendilerinin dediğinden kadın haklarını desteklediğinizi anladım. | Open Subtitles | و مِن ما قالتهُ سيادتُها بدا وكأنكِ تدعمين حقوق المرأة |
kadın haklarını umursuyorum yoksulluğu umursuyorum ve yüksek fruktozlu mısır şurubunu umursuyorum. | Open Subtitles | أنا أهتم بأمر حقوق المرأة وأهتم بأمر الفقر وأهتم بأمر الشراب عالي الفركتوز |
Erkeklerin kadınların hakları konusundaki hisleri bu bölgenin geleceği için önemlidir. | TED | الآن كيف يشعر الرجال حول حقوق المرأة يهم مستقبل المنطقة. |