ويكيبيديا

    "حلّها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çözebileceğimiz
        
    • çözülebileceğimiz
        
    • çözebilecek
        
    • çözdü
        
    • çözüldü
        
    • çözmeye
        
    • çözülmesi
        
    • çözemeyeceği
        
    • çözmek
        
    Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dahi takımını yönetiyorum. Open Subtitles أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات في جميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dahi takımını yönetiyorum. Open Subtitles أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Sadece bizim çözülebileceğimiz, dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أدير فريق عباقرة يتعامل مع تهديدات عالميّة النطاق نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Bu krizi insanlar yarattı ama bunu çözebilecek güce de sahibiz. Open Subtitles البشر خلقوا هذه الأزمة و لكن حلّها في أيدينا أيضًا
    Ama yine de gerçek bir vaka çıktı ve onu çözdü. Open Subtitles لكنّها كانت حالةً حقيقيّةً برغمِ هذا، وقد حلّها
    Şimdi burada hangi zor problem çözüldü? TED الآن، ما هي المشكلة الصعبة التي تم حلّها هنا ؟
    Dünyanın yüz yüze olduğu onca sorun arasından önce hangisini çözmeye odaklanmalıyız? TED من بين جميع المشاكل التي يواجهها العالم، أيّها يجب أن نركّز عليها ونحاول حلّها في البداية؟
    Oymalar, benim gibi bilginler tarafından bile çözülmesi çok zor olan kayıp bir dile ait olsa da çok yaklaştık. Open Subtitles بالرغم من أنّ النقوش مكتوبة بلغة مفقودة و من الصّعب حلّها حتى على العلماء مثلي و لكننا اقتربنا
    Bana bırak. Birkaç top dondurmanın çözemeyeceği hiçbir problem yoktur. Open Subtitles ثقا بي، ما مِنْ مشكلة لا يمكن حلّها بقليل مِن البوظة
    Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dahi takımını yönetiyorum. Open Subtitles أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dâhi takımını yönetiyorum. Open Subtitles أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdi ise, sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أمّا الآن أقوم بإدارة فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdi ise, sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أمّا الآن أقوم بإدارة فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdi ise, sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أمّا الآن أقوم بإدارة فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Sadece bizim çözülebileceğimiz, dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أدير فريق عباقرة يتعامل مع تهديدات عالميّة النطاق نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdi ise, sadece bizim çözülebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Şimdi ise, sadece bizim çözülebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. Open Subtitles أمّا الآن أقوم بإدارة فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها.
    Ve bunu çözebilecek yegane kişi sizsiniz! Open Subtitles لكن الشخص الوحيد الذي بإمكانهِ حلّها هو أنتْ فقط.
    Kardeşin ölülerle konuşuyormuş gibi iki dakikada çözdü olayı. Open Subtitles حلّها أخوكِ كأنّه كان يتلقّى رسالة من الموتى
    Hayır, bugünkü vaka çözüldü. Hastada uzun QT var. Open Subtitles كلاّ، حالتها تمّ حلّها المريضة تعاني عودة استقطاب ممتدة
    Bu ölçeğin devasa gözükmesinin nedeni çözmeye çalıştığımız sorunun ölçeğinin de devasa olmasından kaynaklanıyor. TED ولكن إن بدا المستوى ضخما، فهو راجع لمستوى المشكلة التي نعمل على حلّها.
    Belki de çözülmesi gereken bir şeyler vardır. Open Subtitles لم يتم حلّها ؟
    Başka kimsenin çözemeyeceği bir vakayı çözdün. Open Subtitles لقد حللتَ حالةً لم يستطع حلّها سواك
    Halbuki iş el becerisine gelince, el becerisine sahip olmak için nasıl bir algoritma çözmek gerektiği bile değil. TED عندما يتعلق الأمر بالبراعة، ليس واضحا حتى ماهيّة الخوارزمية التي يجب حلّها لتكون بارعا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد