Calvin'in yapmanı istediği o koca kıçını kaldırıp, biraz saç kesmen. | Open Subtitles | الذي كالفين يَحتاجُك لتُصبحُ مِنْ حمارِكَ السمينِ وقَطعَ بَعْض الرؤوسِ. |
Şimdi kıçını bir tekme gelicek. | Open Subtitles | الآن ذلك ذاهِب إلى إحصلْ على حمارِكَ رَفسَ. |
- Annem onun, senin kıçına tekmeyi basmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | - أمّ تَقُولُ بأنّه يُريدُ رَفْس حمارِكَ. - لا. |
Böyle ukalaca konuşmaya devam et bakalım, elbet o mührü kıçına sokmayı bilirim. | Open Subtitles | جار الفَمَّ الذكيَ، وي foot'll يَكُونُ 9/10 ths لطريق صعوداً حمارِكَ. |
İyi geceler ve tahtakurularının ayaklarını götüne sokmasına izin verme. | Open Subtitles | نوماً مريحاً ولا يَتْركُ بقَّ الفراش ضِعْ قدمَهم في حمارِكَ... |
Elbette! Sonra da ben ayağımı senin götünde ateşlerim. | Open Subtitles | متأكّد، وبعد بإِنَّني سَأضيئُ قدمَي مِنْ حمارِكَ. |
O zaman kıcını kaldır ve geleceğine sahip çık. | Open Subtitles | الموافقة، ثمّ يَنْزلُ من حمارِكَ ويُعالجُ عملَكَ. |
Ama yine de kıçını tekmelemem lazım. | Open Subtitles | لَكنِّي ما زِلتُ أَحتاجُ لرَفْس حمارِكَ. |
Tüylü kıçını kaldır ve gel Fred. | Open Subtitles | فريد، إحصلْ على حمارِكَ الضبابيِ هنا. |
O tembel kıçını kanapemden kaldır da, bir iş bul kendine. | Open Subtitles | إحصلْ على حمارِكَ البطيءِ مِنْ أريكتِي وتَحْصلُ على a عمل. |
Sorarken, niye Red'e kıçını onun tekmesi için ödünç verebileceğini söylemiyorsun. | Open Subtitles | Uh بينما كَ فيه، الذي لا تَسْألُ أحمراً إذا حمارِكَ يُمْكِنُ أَنْ يَستعيرَ قدمَه. |
-Haydi, kaldır kıçını. | Open Subtitles | الرجل، يَجيءُ، يَحْصلُ على حمارِكَ فوق. |
"Umarım ayağım kıçında sıkışmaz" derdin, yada, " tam dışarıya çıkarken ayağını kıçımda sıkıştırmayım" derdin yada klasik olan, " kıçını tekmeliycem" derdin. | Open Subtitles | تَقُولُ، "أَتمنّى قدمَي "لا يُلْصَقُ في حمارِكَ." ، أَو "لا يَتْركُ قدمَي يَنحصرُ في الباب حماركَ الخارج." أَو الكلاسيكيون، "سَ ضِعْ قدمي في حمارَكَ." |
Bir daha sefere geri döndüğünde, kıçına Ortaçağ usulleri uygulayacağım. | Open Subtitles | في المرة القادمة تَرْجعُ، l'm سَيُصبحُ من القرون الوسطى على حمارِكَ. |
Evet, bir eşcinsel için kıçına bakmaktan hoşlandığı kesin. | Open Subtitles | أوه، حَسناً، لa شخص مرح، هو أشباه متأكّدة للتَحْديق في حمارِكَ. |
Yemin ederim Drew, 15 saniye sonra hala orada olursan o pudingini alıp götüne sokarım. | Open Subtitles | أَحْلفُ بالله، درو، إذا أنت ما زالَ هناك في 15 ثانيةِ، سَآخذُ حلوكَ ويَدْفعُه حقَّ فوق حمارِكَ. |
Kitabın adı: "götüne Yolculuk" | Open Subtitles | هو يُدْعَى " على الطريقِ إلى حمارِكَ ". |
götünde ayağımı bulması için bir uzman çağırabilirdik. | Open Subtitles | تَعْرفُ بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نَتّصلَ في a إختصاصي لإيجاد قدمِي في حمارِكَ... |
Ayağım götünde delik açmak üzere. | Open Subtitles | قدمي أَوْشَكَ أَنْ يَحْفرَ a فتحة في حمارِكَ... |