DNA'sını 11 ay önce kaybolduktan sonra verilen bir numuneyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد بحثت في حمض النووي إزاء عينة أدرجت قبل 11 شهراً بعد إختفائها مباشرةً |
Orada bir parça DNA olduğuna dair bahse girmek ister misin? | Open Subtitles | ما مقدار تراهننا أن هناك بقايا حمض النووي بداخله؟ |
Tanıdık gelmedi. Adli tıp hangi aşamada? Olay Yeri, yaklaşık 200 parmak izi, bin kadar kıl ve 60 farklı DNA örneği topladı. | Open Subtitles | وجدت وحدة الجرائم حوالي 200 بصمة إصبع وألف من الألياف و60 عيّنة حمض النووي مُختلفة. |
Oraya bıraktığım DNA kanıtı ve yarım imzalı itirafından sonra bence her şeyin icabına baktın. | Open Subtitles | لكن حمض النووي سيكون دليل قوي على اعترافك بجميع التهم أنا اقول , بأنك سوف أهتم بكل شئ |
- DNA'sını ele geçirmiş olmalılar. Bu sayede onu kopyalamışlar. | Open Subtitles | ,الحصول على حمض النووي اذاً يمكنهم صنع نسخ |
- Hiç DNA paylaştınız mı peki? | Open Subtitles | هل قمتما بتبادل أي حمض النووي حتى الآن ؟ |
Çamaşır makinenize sıkışan saçlarınızdan çalıp DNA örneklerinizi aldım ve sonuçlar sizi çok şaşırtacak. | Open Subtitles | لقد أدخلت عينة حمض النووي من بصيلات شعرك التي سرقتها من مغسلتك |
Vücudun, DNA'nda yaptığımız değişiklikleri reddetmeye başlıyor. | Open Subtitles | بدأ جسمكِ برفض التغيّر الذي أحدثناه في حمض النووي |
DNA profilini FEMA veri tabanından sildin mi? | Open Subtitles | الغيت ملف حمض النووي من قاعدة البيانات الفيدرالية؟ |
Parmak izi kontrolü yapılmamış. DNA kontrolü de. | Open Subtitles | لا أرى أي بصمات أو تحليل حمض النووي |
Üstünden Josie'nin DNA'sını alacağız ve seni hapse tıkacağız. | Open Subtitles | سنقوم بأخذ عينه من حمض النووي لـ(دينا) وسنضعك في السجن |
Maymun DNA'sı, güzel düşünmüşsün. | Open Subtitles | حمض النووي لقرد لمسة لطيفة |
Yapacağımız, ter ile Angela'nın lezbiyen aşkının DNA'larını karşılaştırmak. | Open Subtitles | ما يجب عليكِ القيام به تالياً... هو مطابقة حمض النووي من العرق لعشيقة (أنجيلا) السحاقية -وترين لو كان هناك تطابق |