Sayın Başkan... Sizi aldattığım için üzgünüm. Ama sizi temin ederim ki bu iyi huylu bir aldatmaydı. | Open Subtitles | سيدى الرئيس, أنا آسف على خداعك لكننى أؤكد لك أنه كان خداعاً حميداً |
Seni yine de dermatoloğa göndereceğim ama bence iyi huylu. | Open Subtitles | حسناً، ما أزال أريد تحويلك إلى طبيب جلدية لكن يبدو حميداً بالنسبة لي |
Şova yeniden hoşgeldin. | Open Subtitles | عوداً حميداً إلى الأضواء. |
Tekrar hoşgeldin, hayatım. | Open Subtitles | عوداً حميداً يا عزيزي |
Pekâlâ, millet, hoş geldiniz. | Open Subtitles | حسناً أيها الجميع، عوداً حميداً |
Tekrar hoş geldiniz. Umarım güzel bir yaz geçirmişsinizdir. | Open Subtitles | عودا حميداً آمل انكم قضيتم صيفاً رائعاً |
Tümör iyi huyluymuş. | Open Subtitles | الورم كان حميداً |
"hoş geldin, Steve. " desen gerçekten nazik bir hareket olurdu. | Open Subtitles | "مرحباً بك من جديد، ستيف." عوداً حميداً. |
Başta iyi huylu bir kist olarak düşünmüştüm ama muhtemelen kistik higroma olmalı. | Open Subtitles | في البداية إعتقدته كيساً حميداً ولكن يبدو بأنه ورم كيسيّ رطب |
Vaysiyalar, nesiller önce, bir gen değişikliği, tamamen iyi huylu bir yazım hatası edindiler. | Open Subtitles | منذ أجيال مضت حدث تغير في أحد الجينات عند أفراد الفايسيا خطأ في الحروف و كان تغيراً حميداً |
Ya da, karışıklığının iyi huylu olduğunu düşündüğümde öyleydim. | Open Subtitles | أو قبلته عندما إعتقدت أن إرتباكك كان حميداً |
Cerrah bütün tümörü çıkarttı. Ve iyi huylu bir tümörmüş. Bu iyi haber, değil mi? | Open Subtitles | أخرج الجراحون الورم كله و كان حميداً |
Ki bunun anlamı durumu tamamen iyi huylu bir şey olabilir. | Open Subtitles | مما يعني أنه قد يكون حميداً تماماً |
Evine hoşgeldin asker. | Open Subtitles | عوداً حميداً أيها الجندي. |
Tekrar hoşgeldin. | Open Subtitles | مرحباً عوداً حميداً |
Raja, Evine hoşgeldin. | Open Subtitles | (راجا)، عوداً حميداً لدارك |
- Tekrar hoşgeldin! | Open Subtitles | -عوداً حميداً ! |
İncil'in yayılması için olan diksiyon derslerine tekrar hoş geldiniz. | Open Subtitles | عوداً حميداً... لدروس فن الخطابة في نشر تعاليم الإنجيل. |
Burada yaşıyorsanız, evinize hoş geldiniz. | Open Subtitles | وإذا كنتم تقطنون هنا، فعوداً حميداً. |
hoş geldiniz Baharat Kızlar. | Open Subtitles | عوداً حميداً يا فتاة الفضاء. |
Doğru, kalbindeki tümör iyi huyluymuş. | Open Subtitles | -بالضبط، ورم القلب كان حميداً |
- Madem öyle, aramıza hoş geldin. | Open Subtitles | حسناً، عوداً حميداً إذن شكراً لك |
Evine hoş geldin, baba. | Open Subtitles | عوداً حميداً أبي |