Ama burası bir ormana benziyor. duvarlar çok yüksek. Kapılar geçilmez. | Open Subtitles | لكن هذا المكان أشبه بالحصن حوائط عالية جدا وأبواب عالية أيضاً |
İleri bir alarm sistemi, 20cm kalınlığında duvarlar ve kitli bir kasa vardı. | Open Subtitles | كان هناك نظام أمني علي أعلي مستوي حوائط بعرض ثمانية إنشات,انها كالخزينه المحكمه |
Dalgalar, ölümün duvarları olmuştu. Hayal edebiliyor musun? | Open Subtitles | الموجات كانت مثل حوائط الموت هل يمكنكم تصوره؟ |
Ama senin kartın bir duvar, bir sınır, bir engel olmadığını biliyor. | Open Subtitles | الآن، بطاقتكِ تعلم، أنه ليس هنالك لا حوائط ولا حواجز ولا موانع. |
Sen ancak umumi tuvaletlerin duvarlarını süsleyebilirsin, boşboğaz herif. Başarısız. | Open Subtitles | أنت جيد فقط فى الرسم .على حوائط فى الحمامات العامه,أنت ثرثار, |
Bir mil uzunluğunda düz duvarlar onları kazıyan buzulların gücüne karşı belli belirsiz anıtlar gibi dururlar | Open Subtitles | حوائط مطلقة علي عمق ميل تغزل كدليل علي قوّة الكتل الجليدية التى قطعتهم. |
Suç mahalli, üç boyutludur. Taban, duvarlar ve tavan. | Open Subtitles | مسرح الجريمه ثلاثة أبعاد أرض, حوائط وأسقف |
Peki ya o tıklamaya ulaşamadan duvarlar biterse? | Open Subtitles | ماذا سيحدث إذا إستنفذتي كل مكان فاضي على حوائط الغرفة قبل أن تصلي إلى نظريتك ؟ |
Kürklü duvarlar, öpün de uyuyayım... Kürklü duvarlar, yardım edin, zıplayayım... | Open Subtitles | "قبّليني يا حوائط الفراء حتى أنام ساعديني يا حوائط الفراء لأضاجع" |
Mavi kapılar, içeride krem duvarlar üst kat pencerelerinde güzel perdeler. | Open Subtitles | باب أزرق ، حوائط بيضاء من الداخل ستائر لطيفه على نوافذ الطابق العلوى |
Neden utanıyorsunuz insanlara hastanenizin sterilize edilmiş duvarlar ve aletlerden oluşan bir yerden fazlası olduğunu zeki ve onlarla ilgilenmek için canını dişine takmış insanlarla dolu olduğunu söylemekten mi? | Open Subtitles | من ماذا تشعر بالخجل؟ إخبار الناس أن مستشفاك هو أكثر من مجرد مجموعة من حوائط العيادات المعقمة |
Ovada koşan soğuk yüzünden, kaprisli dağların duvarları yüzünden ufuğun dört bir köşesinden gelen karavanlar hemen hemen aynı günde, aynı saatte, aynı yerde buluşuyor. | Open Subtitles | بالرغم من ابتلاع الصقيع للسهول والدروب بالرغم من حوائط الجبال الناعسة قوافل من الجهات الاربع للافق |
Demek ki bu yüzden ne zaman yüksek duvarları görsem sersemliyorum. | Open Subtitles | لِهذا سيد خانا، حينما أَرى حوائط عاليةَ أَشْعرَ بالدوخة |
Beşiğinde ayağa kalkabiliyor, evin duvarları boyunca dolanıyor. | Open Subtitles | تقوم بالوقوف في سريرها وتنطلق مستعينة بكل حوائط الشقة |
Gana'nın başkenti Accra'da duvar kenarlarına karalanmış rakamlar ve harfler mevcut, bir adres sistemi başlatmış ama bitirememişler. | TED | في مدينة أكرا، عاصمة غانا، هناك أرقام وحروف مخربشة على حوائط المباني تمثل تجربة نظم العنونة دون إكمالها. |
Üç koca duvar, 20 metre yüksekliginde, biri digerinin içinde. | Open Subtitles | ثلاث حوائط ضخمة بارتفاع ستين متراً، بداخل بعضهم البعض. |
Hücresinin duvarlarını çizimlerle doldurmuş. | Open Subtitles | وكان يرسم صوراً في كل مكان على حوائط زنزانته |
Portman, silah kamerandan zemin ve duvarı görüyorum. | Open Subtitles | بورتمان,انا التقط حوائط وارضية فى الكاميرا الخاصة بسلاحك |
Bu dört duvarın içinde birbirinize yabancı olabilirsiniz... ya da bir aile olursunuz. | Open Subtitles | مابين هذه الأربع حوائط بإمكانك أن تكون غريبا او تكون من العائلة |
Yarın günbatımından sonra şehrimizin surları içinde görülürsen, başka şeytani rüya görmemen için gözlerin oyulacak. | Open Subtitles | لو رآيتك داخل حوائط مدينتنا عند الغروب غدا ...سنمزق عينيك لكى لا ترى بعد ذلك احلام شريره |
Sonunda gerçek bir mutfağım olacak 4 duvarlı ve herşeyi yerli yerinde olacak | Open Subtitles | أخيرًا سأحصل على مطبخ حقيقي.. بأربعة حوائط ومساحة أضع بها كل ما أريد.. |
Çöle terk edilmiş, Oamock'a ve onun granit duvarlarına uzakta, topluluğun gücünde yoksun, yalnızlığa hüküm giymiş... | Open Subtitles | تحت رحمة الصحراء بعيدا حوائط نهر اوموك الجرانيتية بدون قوة الجماعة الانعزالى شخص مدان |
Hayatının geri kalanını bu hücrede duvarlara gözünü dikip... ..nasıl olup da gözden kaçırdığını merak ederek geçirmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن تمضي بقية حياتك بداخل هذه الزنزانة بين أربع حوائط متسائلًا كيف انطلت عليك الخدعة |
Bu bir-- bütün camlar kırılmıştı, ebatları yaklaşık 3 m. x 3 m. vardı, eskiden duvarlarda bulunan mermer paneller... ...Ticaret Merkezi'nin duvarından etrafa saçılmıştı. | Open Subtitles | كل الزجاج خلع من مكانه كان مقاسة 10 قدم فى 10 قدم ألواح الرخام التى كانت حوائط خلعت من فوق الحوائط |
Dün 12 yaşındaki bir kız öğrenci Truva duvarlarının tam yüksekliğini bildi. | Open Subtitles | بالأمس رأيت تلميذة في الثانية عشر تعرف مقاييس ارتفاع حوائط طروادة بدقة |
Kimse kadınlar tuvaletinin duvarına bir şey yazmaz ki. | Open Subtitles | لا أحد يكتب شيئاً على حوائط حمّام السيدات |