Son toplama aracımız saat 5 civarı geliyor. | Open Subtitles | آخر دفعة من الكلاب المُلتقَطَة تأتي حوالي الساعة 5: 00. |
Sabah 10.40 civarı tutuklandığınız bölgede bir adam yakalandı. | Open Subtitles | في حوالي الساعة العاشرة و أربعين دقيقة من صباح هذا اليوم، أمسكنا برجلٍ في مكان قريب من مكان إمساكنا بك. |
Bir kamyonet şoförü aracı 5:30 civarında bulmuş ve haber vermiş. | Open Subtitles | إكتشف سائق شاحنة السيارة حوالي الساعة الخامسة والنصف وقام بالإتصال بنا |
Ayrıca Yargıç Harper, saat 17.30 civarında tuzağa düşürülmüştü yani doktor yapmamış. | Open Subtitles | نعم و القاضية هاربر تعرضت لكمين في غرفة الدرج حوالي الساعة 5: |
İşe gideceğim, Yaklaşık bir saat sonra gelirim. | Open Subtitles | أنا ذاهبة لأتمرن. ساعودُ بعد حوالي الساعة. |
Uçağa bindik ama kalkması için Yaklaşık bir saat bekledik. | Open Subtitles | أعني , أننا صعدنا على الطائرة وانتظرنا حوالي الساعة |
- Bir saat kadar önce, Amerikalı biriyle çıktı. | Open Subtitles | لقد غادرت منذ حوالي الساعة مع رجل أمريكي |
Üçüncüsü: saat 8:45'te kulübün önünde arkadaşları ile karşılaştı. | Open Subtitles | ثالثاً: قابل بعض أصدقائه أمام الحانة حوالي الساعة 8.45. |
Mayısın 25'inde, buradaki batı sahili saatine göre tam da 5 civarlarında, gerçekte diğer bir gezegene iniş yapmış olacağız. | TED | أي في 25 أيار حوالي الساعة الخامسة بتوقيتنا هنا على الساحل الغربي، و سنقوم في الواقع بالهبوط على كوكب آخر. |
Seni kaçta göreyim? Oh, hayır, hayır. Ben gelip seni alacağım 5:00 civarı iyi mi? | Open Subtitles | أوه, لا سآتي وآخذك لنقل حوالي الساعة الخامسة |
Beni hatırlıyor musun bilmiyorum ama dün akşam saat 8 civarı buradaydım. | Open Subtitles | حسناً، لا أدري إن كنت تتذكّرني، ولكنّي كنت هنا ليلة أمس حوالي الساعة الثامنة. |
Bunun için teşekkürler, Iqball. Sanırım saat 11:00 civarı oldu. | Open Subtitles | شكراً على قيامك بهذا، ايغبول أظن أنّ هذا حدث حوالي الساعة 11: |
Babama ve Annalise'e erken gelmelerini söyleriz, 7:30 civarı. | Open Subtitles | سنخبر أبي وآنليس أن يأتوا إلى هناك مبكراً, في حوالي الساعة والنصف |
Ölüm zamanı saat 02:00 civarı. | Open Subtitles | حسنا لقد قدرت وقت الوفاة حوالي الساعة الثانية |
Dün akşam 10:30 civarında Amerika Birleşik Devletler başkanı olarak yemin ettim. | Open Subtitles | الليلة الماضية في حوالي الساعة 10: 30 اديت اليمين كرئيس الولايات المتحدة |
Bu resim saat beş civarında çekilmiş. | TED | هذه الصورة التقطت حوالي الساعة الخامسة. |
Bu görüntüyü Kitengela adlı Nairobi'nin Yaklaşık bir saat güneyinde olan bir yerde çektim. M-Pesa adlı Afrika'da öncülüğü yapılan ödeme sisteminin en göze çarpan noktası, bunun gibi telefonlarda çalışmasıdır. | TED | هذه صورة أخذت في مكان يسمى كيتنجيلا، يبعد حوالي الساعة عن جنوب نيروبي، والشيء اللافت للنظر هو نظام الدفع الرائد في أفريقيا والمسمى بـ M-Pesa والذي يعمل على هواتف مثل هذه. |
Jason ile Yaklaşık bir saat konuştuktan sonra, Pandora'nın kutusunun hikayesini bilip bilmediğimizi sordu. | TED | بعد حوالي الساعة من التحدث إلى جيسون ، سأل اذا ما كنا نعرف قصة صندوق باندورا . |
Bir saat kadar yoğun bakım ünitesinde kalacak. | Open Subtitles | وستبقى في العنايةِ المركّزةِ حوالي الساعة |
Kadının bu sabah 9:00 gibi, yaşlı adamınsa bir saat kadar sonra, öldürüldüklerini düşünüyor. | Open Subtitles | حوالي الساعة التاسعة صباحا ومات بعدها بساعة تقريبا |