"حيث توجد" - ترجمة من عربي إلى تركي

• olduğu yerde
• olduğu yer
• olduğu yere
• bulunduğu yerde
• olduğu bir
• olan yerde

Giyotin meydanın ortasındaydı, dikilitaşın olduğu yerde.
كانت المقصلة في المنتصف حيث توجد المسلة الآن

Tek isteğim evde, yani babamın anılarının olduğu yerde kalmak.
كل ما أريده هو أن أكون بالمنزل وأبقى بالمنزل حيث توجد جميع ذكريات أبى

Washington DC. Paranın olduğu yer. Bazı araştırmalar yaptım.
(واشنطن)، حيث توجد الأموال، إسمعوني، قمت بالإستقصاء وذهبت للمكتبة

Romantizmin olduğu yere dönmek istiyordum.
اردت العودة الى حيث توجد الشاعرية

İskoç birliklerinin bulunduğu yerde sırttan aşağı doğru bir yol var.
هناك طريق من أسفل التلال حيث توجد قوات المرتفعات

Sizi böyle bir teknolojinin var olduğu bir evreye götürmemi sağlayın.
اسمحوا لى بأن آخذكم إلى هناك . حيث توجد هذه التكنولوجيا

Nefret olan yerde sevgi tohumları ekeyim.
حيث توجد الكراهية، دعني أزرع الحبّ

Ve, her çocuğun bildiği üzere, domuzun olduğu yerde domuz pisliği olur.
وكما يعرف أي طفل حيث توجد الخنازير، يوجد روث الخنازير

Devlet kapitalizminin olduğu yerde politik özgürlük diye bir şey olmayacaktır.
حيث توجد رأس مالية الدولة لن تكون هناك الحرية السياسية

Bu hem de amino asitlerin olduğu yerde ne bulduğun dünya sisteminde çok zor. Ama orada yaşam yok.
وذلك ايضاً قوي -- تجده في أنظمة مشابهة للارض حيث توجد احماض امينية لكن بدون وجود حياة

Ben yeteneğin olduğu yerde bir de zayıflık vardır derim.
وأنا أقول، حيث توجد مهارة يوجد ضعف

Fakat böylesi bir enfeksiyonun olduğu yerde, beyin zarında şişlikte olur.
لكن حيث توجد العدوى يوجد تورم سحائي

Rock and Roll'un olduğu yerde seks olur genellikle uyuşturucu da olur.
حيث توجد موسيقى الروك إن رول ...والجنس عادةً توجد المخدرات

Aynı zamanda Kelly'nin de olduğu yer. La Cienega'ya varmadan önce ne kadar zamanımız var?
هناك حيث توجد (كيللى)، كم لدينا حتى تصطدم يـ"لاسينجا"؟

Onları kurtarmak için niye bu kadar çabaladığımızı anlamıyorum. Orası Emily'nin olduğu yer.
ذلك المكان حيث توجد "إيميلي"

Amanda'nın olduğu yer. Gidiyorum.
ذلك حيث توجد (أماندا) إنني ذاهبة

En çok kadının olduğu yere. Hem de iyi kadınlar.
حيث توجد جميلات أكثر من أي مكان آخر

Dikkatini buraya ve şu ana, ait olduğu yere ver.
إجعل تركيزك هنا والآن, حيث توجد.

Hazinenin ve pusulanın olduğu yere.
حيث توجد الكنوز و توجد البوصلة

Altı ay içerisinde şimdi Eski Detroit'in bulunduğu yerde Delta City'yi inşa etmeye başlayacağız.
خلال ستة أشهر سنبدأ ببناء مدينة دلتا حيث توجد "ديترويت" القديمة الآن

Şu anda köşkün bulunduğu yerde mi? Ah.
حيث توجد الخميلة الآن ؟

Ve bir de Akdeniz boyunca günümüzde Tel Aviv'in olduğu bir kıyı düzlüğü var.
ثم هناك السهل الساحلي على البحر الأبيض المتوسط، حيث توجد تل أبيب الآن.

Tamam, görme işinde kameraya benzeyen bir taraf var: Gözün arkasında görüntüye odaklanan 130 milyon ışık alıcısının olduğu bir lens var, yani gözümüz 130 megapiksellik bir kamera gibi.
نعم هناك جزء من البصر مثل الكاميرا فلدى العين عدسة تركز الصورة في خلفية العين حيث توجد 130 مليون خلية بصرية مستلمة فالعين هي مثل كاميرا ذات 130 مليون بكسل

Nefret olan yerde, sevgi tohumları ekeyim.
حيث توجد الكراهية، دعني أزرع الحبّ