Ayrıca bunun gibi başka bir numara daha yaparsanız bir sonraki rehine buradan ceset torbasında çıkar. | Open Subtitles | و لو عملتِ حيله اخرى مثل هذة، الرهينة التالية سوف تخرج فى كيس جثث. |
İyi numara. Bunu birlikte ayarlamıştık. | Open Subtitles | حيله جيده لقد اتفقنا على ذالك سويه |
İyi numara. Bunu birlikte ayarlamıştık. | Open Subtitles | حيله جيده لقد اتفقنا على ذالك سويه |
Senin gibi onurlu birine karşı asla böyle numaralar kullanmadım. - Seni temin ederim. | Open Subtitles | لم أستخدم حيله كهذه لأنال حبك ، أؤكد لك |
Evet, o da gelmişti ve eski numaralarını uyguluyordu. | Open Subtitles | نعم ، لقد كان هناك و حسب حيله القديمة |
Çoğunun isimlerini hiç öğrenemeyeceğiz fakat bir zamanlar, bir yerlerde biri kafasını kaldırdı ve ışığın sihir numaralarından birini gördü. | Open Subtitles | معظم أسماءهم لن نعرفها نحن ولكن في مكان ما، منذ زمن بعيد وقف أحدهم ليرى الضوء وهو يؤدي إحدى حيله السحرية |
Galiba bunun sadece sizi kızdırmak için bir hile daha olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | و أظن أني فكرت بها على أنها حيله لكي أزعجك |
Bir numara görmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريدي ان أريك حيله ؟ |
Eski bir arkadaşın bana öğrettiği bir numara. | Open Subtitles | إنها حيله علمها لي صديق قديم |
- Bilinen en eski numara. | Open Subtitles | أقدم حيله بالمهنة |
Güzel numara. | Open Subtitles | مذهل، حيله رائعه |
Sizlere bir numara göstereceğim. | Open Subtitles | ساُريكم حيله |
Senin gibi onurlu birine karşı asla böyle numaralar kullanmadım. - Seni temin ederim. | Open Subtitles | لم أستخدم حيله كهذه لأنال حبك ، أؤكد لك |
Bunlar ucuz numaralar. | Open Subtitles | -انها حيله رخيصة |
Eksi numaralarını yapıyor. | Open Subtitles | انه يصل الى حيله القديمة. |
James'i elimizde tutup, numaralarını öğrenip sonra evine doğru yolcu edeceğiz. | Open Subtitles | نبقي (جيمس) ونتعلم حيله ثم نتركه ليواصل حياته بسلام |
Çoğunun isimlerini hiç öğrenemeyeceğiz fakat bir zamanlar, bir yerlerde biri kafasını kaldırdı ve ışığın sihir numaralarından birini gördü. | Open Subtitles | أكثر أسمائهم فُقدت للأبد بالنسبة لنا لكن في مكان ما, قبل وقت طويل لَمَحَ أحدهم عاليا ليرى الضوء يؤدي واحدة من حيله السحرية |
En iğrenç numaralarından biridir. | Open Subtitles | وهو واحد من foulest حيله. |
Baldwin bunun bir çeşit hile veya akıl oyunu olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | بالدوين يعتقد انها حيله من نوع ما لعبه عقليه |
Küçük bir hile yoluyla. | Open Subtitles | هذا يتطلب حيله يا (حيوان وقد وجدت حيله صغيره |