Bir gün bu savaş bitecek, ve bittiğinde, birlikte bir yaşam kuracağız. | Open Subtitles | يوماً ما ستنتهي هذه الحرب و حينما تنتهي , سنبني حياةً معاً |
Dersim bittiğinde sokak lambaları yanmış ama gökyüzü de hâlâ hafif aydınlıktı. | Open Subtitles | حينما تنتهي حصصي في ذلك الوقت من اليوم حيث تُشعل الأنوار وحيث لا يزال وهج الضوء باقيا في السماء |
Bununla işin bittiğinde seni bekleyen mutlu bir ocak başın mı var? | Open Subtitles | سيكون لديك منزل سعيد في إنتظارك حينما تنتهي من هذا الأمر؟ |
İşimiz Bittiği zaman... artık benim için bir önemi kalmayacak. | Open Subtitles | ...حينما تنتهي متاجرتنا لنّ يكون في دائرة إهتماماتي بعد الآن |
Ama Bittiği zaman, eğlendirici, aydınlatıcı ve belki milyonlarca insanı harekete geçirecek bir filmimiz olacak. | Open Subtitles | لكن حينما تنتهي ...سننجز الفيلم الذي سيسلي ويعجب وربما يحرك الملايين من الناس |
belki şunu da söyleyebilirsin kasırga sona erdiğinde güvende olacağına söz verebilirsin. | Open Subtitles | وربما ستقولين لي حينما تنتهي العاصفه بأنكِ ستحافضين على نفسك بمأمن |
Bu savaş sona erdiğinde, sana gerçekten büyük Fenerleri anlatırım. | Open Subtitles | حينما تنتهي المعركة سأخبرك عن بعض العتاة من مقاتلي الفانوس الأخضر. |
Vardiyam bittiğinde bazen bara giderim. Takılmak için. | Open Subtitles | أجل، اذهب للبار أحياناً حينما تنتهي مُناوبتي، للتسكّع فحسب. |
Ve bu iş bittiğinde, senin doğum günün olacak. | Open Subtitles | حينما تنتهي هذه القضيّة، فسيكون الأمر أشبه بعيد ميلادك. |
Vardiyam bittiğinde bazen bara giderim. Takılmak için. | Open Subtitles | أجل، اذهب للبار أحياناً حينما تنتهي مُناوبتي، للتسكّع فحسب. |
Ve bu iş bittiğinde, senin doğum günün olacak. | Open Subtitles | حينما تنتهي هذه القضيّة، فسيكون الأمر أشبه بعيد ميلادك. |
İşin bittiğinde çocuklarının başını sokacak bir evleri olması umurumda ama. | Open Subtitles | أهتم بأن يكون لدى أطفالك سقفا فوق رؤوسهم حينما تنتهي |
Bu konuşma bittiğinde silahlarınızı geri vereceğiz. | Open Subtitles | سنُرجع إليكم الأسلحة حينما تنتهي هذه المسألة. |
bittiğinde haber ver. | Open Subtitles | فقط أعلمني حينما تنتهي من ذلك. |
Her şey bittiğinde geri geleceğine söz vermiş. | Open Subtitles | وعدها بأنه سيعود حينما تنتهي الحرب |
- Buyurun. İşiniz bittiğinde bırakırsınız. | Open Subtitles | ها هو ذا، فقط أعده حينما تنتهي. |
Bittiği zaman bana çağrı atarsın. | Open Subtitles | استدعني حينما تنتهي |
- Bittiği zaman alabilir. | Open Subtitles | -سيحصل عليها حينما تنتهي . |
Dünyadaki zamanınız sona erdiğinde tam isabetli ölçüm yapan sistemimizle yaşamınızın değerini hesaplıyoruz. | Open Subtitles | على أي حال، حينما تنتهي معيشتك على الأرض، نقوم بحساب القيمة الإجماليّة لحياتك باستخدام نظامنا القياسي الدقيق للغاية. |
İşin hakarete varan boyutu ise bu yolla saldırganlar sizin verilerinize erişmekle kalmıyor üstüne üstlük bu sözümona arama sona erdiğinde sahte virüsleri temizlemek için antivirüs ürünlerini satın almanızı istiyor. | TED | ما هو مهين حقاْ بخصوص هذا ليس فقط أن المخترق تمكن من الوصول لبياناتك، أنه حينما تنتهي عمليه فحص الجهاز يخبروك بأنه لأجل أن تقوم بإزالة الفايروسات المزيفة يجب عليك أن تسجل هذا المنتج. |