Fabrikanın yandığı gece Shelly'nin evine gittim çünkü onun için endişelenmiştim. | Open Subtitles | ذهبت إلى منزل "شيلي" ليلة حُرق المصنع، لأنني كنت قلقاً عليها. |
Çiftlerin yandığı kazaları incelemeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نبحث على حوادث حُرق فيها ثنائي |
Evin yandı. | Open Subtitles | لقد حُرق منزلك للتو |
- Sistem yandı. | Open Subtitles | قد حُرق النظام |
Modelini çözmek zor çünkü arabanın motoru, diferansiyeli tamamen yanmış. | Open Subtitles | ولكن من الصعب تحديد طرازها لأن المحرك قد حُرق بالكامل |
Son yıllarda, Kuran'ın yakıldığı ya da sayısızlık yapıldığı birçok olay yaşanmıştır. | Open Subtitles | في السنوات الأخيرة كان هناك حالات عديدة حيث حُرق القرآن أَو دُنّس |
Ben çocukken, en yakın arkadaşımın evi yanmıştı. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرا منزل أعز أصدقائي حُرق |
Kereste fabrikasının yandığı gece neredeydin? | Open Subtitles | أين كنت ليلة حُرق المصنع؟ |
Archie Bloom'un diri diri yandığı olay yerinde arabasına dökülen benzin bidonu. | Open Subtitles | عُلب البنزين التي سُكب منها مُعجّل على المركبة حيث حُرق (آرتشي بلوم) حياً. |
Bir tanesi kendisinin de içinde yandığı bina hakkında! Peki ya diğeri? | Open Subtitles | -واحدة حول المبنى الذي حُرق بداخله . |
İkinci oğlu gerçekten kötü yandı. | Open Subtitles | حُرق ابنها الثانى بشدّة ( . |
Martin Stillwell'in boğazı bir şeyden belli oranda yuttuğu için yanmış. | Open Subtitles | حلق (مارتن ستيلول) حُرق بسبب بلع كمية كبيرة من شيئاً ما. |
Bir kadın kuaförde saç kurutan büyük aletin içinde yanmış diğeri erkek o da jakuzide haşlanmış. | Open Subtitles | ...هناك فتاة... حُرق رأسها أثناء تصفيف شعرها بمجفف الشعر |
Cadıların yakıldığı yeri biliyor musun? | Open Subtitles | -أتعلم أين حُرق الساحرات؟ |
Kimi kısımlar okunamayacak kadar yanmıştı. | Open Subtitles | بعضٌ منها حُرق قبل قرائته |