"خارج حدود" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ötesinde
• sınırları dışında
• dışı
• sınırlarının dışında
• sınırları dışına
• hemen dışında
• alanım dışında
• sınırın dışında

Sonra, bulutun ötesinde bulunan bazı aykırı değerler buluyoruz.
وهناك نجد بعض الخارجين عن النطاق ، بعض الأشياء التي هي خارج حدود تلك السحابة.

Bayan Florrick, yeteneklerimin ötesinde bir şey yapmamı istiyorsunuz.
سيدة فلوريك، أنتِ تطلبين مني شيئًا خارج حدود قدرتي

Onaylı dükkanların sınırları dışında tıbbî marihuana satmak hâlâ yasak.
بيع الماريجوانا الطبية خارج حدود المتجر لا يزال غير قانوني

Fakat babam hayattayken mutfak duvarını çizim yapmak için kullanmama izin verirdi ben de duvara kağıt parçaları yapıştırırdım ama bazen kontrolden çıkardım, bu yüzden de ortaya kontrol dışı boş resimler çıkardı.
سمح لي والدي الرسم على جدار المطبخ. وكنت أضع ورقة على الحائط وكنت دائما ارسم خارج حدود الورقة

Bu gezegenin yüz binlerce yıldır gördüğü CO2 konsantrasyonu sınırlarının dışında faaliyet gösteriyoruz.
نحن نتصرف خارج حدود تركيز غاز ثاني أكسيد الكربون الذي شهده الكوكب لمئات الآلاف من السنين.

Bir yılan muhafızını ve iki jaffayı şehir sınırları dışına kadar izledik.
تعقّبنا حارس اللورد و إثنين من جنودة إلى خارج حدود المدينة

Kasabanın hemen dışında. Onunla beraber içeri gelemedim.
إنّها خارج حدود البلدة ما كنتُ لأخاطر بإدخالها

Benim alanım dışında yaşanan şeyler beni bağlamaz.
وما يحدث خارج حدود مستعمرتي، فلا شأن لمستعمرتي به.

Merkezdeki alan bizim dışımızda herkes sınırın dışında.
منطقة في وسط الصورة خارج حدود الجميع ولكن علينا.

Asıl harikalar, güneş sistemimiz dışında kalan sınırların ötesinde.
عجائب الحقيقية هي خارج حدود نظامنا الشمسي

Radyasyon bilincinin genişlemesine izin verdi. Doğal olanın ötesinde şeyleri düşünmesine izin verdi.
الإشعاعات سمحت له بتوسيع إدراكه، ليقوم بالتفكير بأمور خارج حدود عقلانيته

İşte biz de buradayız; kanunun ötesinde ve yalnız.
ها نحن ذا، نعمل وحيدين خارج حدود القانون

Aslında, Şehir sınırları dışında bir yer tuttum.
في الحقيقة لقد حصلت على غرفة خارج حدود المدينة

Biz de onlara şehir sınırları dışında yüzlerce otel olduğunu hatırlatırız.
ربما يمكننا أن نتجادل معهم هنالك الكثير من الفنادق خارج حدود المدينة

- Binanın sınırları dışında olan polis memurumuz var mı hiç?
- 2130 - هل لدينا أي ضباط شرطة... خارج حدود المبنى؟

Bu adam tamamen kontrol dışı beyler, Tamamen çıldırmış.
هذا الرجل خارج حدود السيطرة إنه مجنون

Zina. Evlilik dışı seks.
الزنا, ممارسة الجنس خارج حدود الزواج

Orası yasaklanmış bölge, oyunun sınırlarının dışında seni oraya götürmeye çalışsam bile yapamam.
إنّها منطقة محظورة, خارج حدود اللعبة. لا أستطيع أن أضعك هناك حتى لو حاولت تحذير

Orası yasaklanmış bölge, oyunun sınırlarının dışında seni oraya götürmeye çalışsam bile yapamam.
إنّها منطقة محظورة, خارج حدود اللعبة. لا أستطيع أن أضعك هناك حتى لو حاولت منطقة محظورة

Gece yarısı bir trene atlarsan ya da il sınırları dışına bir adım atarsan izini sürerim ve çabucak seni kodese tıkarım ve o botları tekrar ayağına giyeceksin.
تتشقلب في القطار في منتصف الليل أو تخطو مقدار أصبع قدم واحد خارج حدود المدينة سأقتفي أثرك و أسجنك بسرعة

İnsanlar evsiz bırakılıp Koloni sınırları dışına doğru sürülüyorlar!
ويتجهوا إلى ملجأ المنطقة المحظورة خارج حدود المستعمرة.

Son bilet, iki gün önceye ait Dobbs Ferry'deki karnaval, kasabanın hemen dışında.
عقب التذكرة الأخيرة، تاريخها يعود ليومين مضيا، إنه كرنفال في "دوبز فيري"، خارج حدود البلدة مباشرة.

Benim alanım dışında yaşanan şeyler beni bağlamaz.
{\pos(190,220)} وما يحدث خارج حدود مستعمرتي، فلا شأن لمستعمرتي به.