ويكيبيديا

    "خالتي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • teyze
        
    • teyzemin
        
    • hala
        
    • Anne
        
    • yenge
        
    • halam
        
    • teyzemi
        
    • teyzemle
        
    • halamın
        
    • kuzenim
        
    • teyzeciğim
        
    • halamı
        
    • Teyzeme
        
    • teyzenin
        
    • halacığım
        
    Önce bana teyze diyorsunuz ve sonra kiminle konuştuğumu mu soruyorsunuz? Open Subtitles أولا ً تقولون لي خالتي وبعدها تسألونني مع من أتحدث ؟
    Lily teyze bir bardağı on dakika boyunca silmek biraz fazla değil mi? Open Subtitles خالتي ليلي ، عشر دقائق وقت طويل لتنظيف كأس واحدة
    Çıkabilirsin Lily teyze, New York'a dönebilirsin Open Subtitles لكنك ستفعلين ، خالتي ليلي ، ستفعلين تستطعين العودة إلى نيويورك
    teyzemin ayrıldığı yeğeninin uzak bir kuzeni. Open Subtitles إنه ابن عم بعيد لإبن أخ خالتي وقد انفصل مرتين
    Millie hala gurur duyacak ve Hendrick amca dehşete düşecek. Open Subtitles خالتي ميلي سوف تكون فخورة جدا و العم هندريك سيكون مذعور
    Anne senin hiç aksanın yok ama teyzemin biraz var. Open Subtitles أمي، أنتِ لا تجيدي اللهجة بعكس خالتي أفضل قليلاً
    Oda arkadaşları Lily teyze ile konuşurken kapımızı dinliyormuş. Open Subtitles زميلاتها كن منشغلاتٍ بالتنصت قرب الباب حين خالتي ليلي وأنا كنا نتشاجر
    Çok naziksin ama biraz fazla yere ihtiyacımız var, Annie teyze. Open Subtitles شكرا للطفك يا خالتي "آني" لكني أود أن أحظى ببعض الخصوصية!
    Çok naziksin ama biraz fazla yere ihtiyacımız var, Annie teyze. Open Subtitles شكرا للطفك يا خالتي "آني" لكني أود أن أحظى ببعض الخصوصية!
    Gülbeyaz teyze! Dedem para verdi bize sen mendil veriyorsun. Open Subtitles خالتي جولباييز، جدي أعطانا نقود وأنت أعطيتينا مناديل
    teyze, koca evde kendini yalnız hissetmiyor musun? Open Subtitles خالتي. ألا تحسين بالوحدة في هذا البيت الكبير؟
    Ertesi sabah, Mike taş ocağında Edie teyze'yle karşılaştı. Open Subtitles صبيحة اليوم التالي مايك قابل خالتي اندي في المحجر
    Edie teyze, 14 yıl önce muhasebecilikten emekli olduğundan beri, her aralık ayında Mike'ın ofisine defterlerin tasfiyesi için yardıma geliyor. Open Subtitles منذ تقاعدها من عملها كمحاسبة قبل 14 سنة خالتي ايدي تحضر الى مكتب مايك للمساعدة في جرد الحسابات
    teyze, bedavaya dondurma alabilir miyim? HAYIR Open Subtitles خالتي هل استطيع ان احصل على بوظة مجانية لو سمحتِ ؟
    Ama teyze, benim yabancı bir şehire gitme gibi bir programım yok. Open Subtitles لكن يا خالتي, ليست لدي النية بالذهاب لبلد أجنبي
    Mel teyze. Kadın kadına sana bir şey sorabilir miyim? Open Subtitles هل يمكني سؤالك عن شىء من إمرأة لآخري خالتي ميل ؟
    teyzemin dediğine göre her zaman beni kiliseye götürürlermiş. Open Subtitles تقول خالتي بأنّهم اعتادوا على أن يأخدوني إلى الكنيسة طوال الوقت.
    Oh, sesini duymak ne kadar hoş, Greta hala. Open Subtitles من الجميل السماع منك، خالتي الكبيرة جريتا
    Anne, sakin ol lütfen. - Tekme de atmıştı. Open Subtitles . أمي توقفي رجاءً . ولقد ركلني أيضاً يا خالتي
    yenge, sen de hastalığa her an yakalanabilirsin. Open Subtitles قد تصابين بمرض الإشعاعات في أي وقت يا خالتي
    Unutma ki, halam senin çalıştığını zannediyor. Open Subtitles لا تنسى أن خالتي تظن أنك عدت للعمل ثانية
    Sanki daha zekiymiş gibi Ginny teyzemi de hiç dinlemezdi. Open Subtitles لم تكن تصنت الى خالتي جيني التي تبدو أذكى منها
    Babam beni evden kovdu ve üç yıl teyzemle yaşadım. Open Subtitles ثم طردني والدي، واضطررت للعيش مع خالتي لمدة ثلاث سنوات
    Şimdi, bir çek hesabım var, kendi bisikletime sahip olmama sadece iki taksit kaldı ayrıca halamın adımı vermiş olduğu bir yıldızım var. Open Subtitles إذن، عندي حساب فوري وأنا على بعد قسطين من امتلاك دراجتي وأيضاً ثمة نجمة أسمتها خالتي تيمناً بي
    kuzenim ve benim partiden önce yapmamız gereken çok iş var. Open Subtitles لدي أنا و ابنة خالتي أعمال كثيرة قبل الحفل
    Kemikleri çıkmış sırtını getir de bir sarılalım. Seni gördüğüme sevindim, teyzeciğim. Open Subtitles تعال وعانقني عناقاً كبيراً. سعيدُ برؤيتك ، يا خالتي.
    Hastanede halamı görmek için yeni çıktı. Open Subtitles لقد خرجت للتو لتزور خالتي في المستشفى
    Ve burda Donna, Teyzeme nasıl Filipin dansı yapacağını öğretiyor. TED ها هي دونا تعلم خالتي كيفية الرقص الفليبيني.
    Paula teyzenin eşyalarını getirdim. Parti verdiğini bilmiyordum. Open Subtitles لقد أحضرت أغراض خالتي باولا لم أكن أعلم أنك تقيمين حفلة
    "halacığım, hiç değilse hala nişanın üzerinde!" Open Subtitles خالتي ، على الأقل ما زلتِ تحتفظين بالشريط الأزرق"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد