İkisi de ötekinin yeşil gözlü olduğunu görüyor ve tek bildikleri bu kişinin tek yeşil gözlü kişi olabileceği. | TED | كل منهم يرى سجيناً له عينين خضراوين وكل ما يعلمونه هو، بأنه قد يكون الوحيد |
yeşil gözlü bir tane bulmayı denediler ama - aa, ne yazık ki onları ünlüler için saklıyorlarmış. | Open Subtitles | أه, لقد حاولو أن يجدوا لي ,عينين خضراوين ولكنهم حسنناً, لسوء الحظ يحتفظون بهم للمشاهير حسننا حسنناً |
- Örneğin yeşil gözlü ve kumrallar için. | Open Subtitles | لنقل عينان خضراوين وشعر أسمر في نفس الوقت؟ |
Küçük kız yeşil kulaklı bir spagetti canavarının ormanda kovaladığını söylemiş. | Open Subtitles | فتاة صغيرة قالت بأن وحش الاسباغيتي .. بأذنين خضراوين قام بمطاردتها في الغابات |
Adria, Bill ve Carl'ın üçü de iki yeşil gözlü kişi görüyor. Fakat diğerlerinin yeşil gözlü iki kişi mi, yoksa yeşil gözlü tek kişi mi gördüğünden emin olamıyor. | TED | (ادريا), (بيل) و(كارل) كل منهم يرا اثنين عيناهما خضراوين ولكنهما غير متأكدين إن كان الآخر أيضاً يرى شخصين آخرين بعينين خضراوين! أو حتى شخصاً واحداً |
Carl şöyle düşünüyor: "Gözlerim yeşil değilse, Adria ve Bill sadece birbirlerini izliyorlar ve her ikisi de ikinci gece burayı terk edecekler." | TED | كارل يفكر في نفسه " إن كنت شخص عيناه ليسا خضراوين" (ادريا) و(بيل) كانا فقط ينظران الى بعضهما والأن كلاهما ينتقلان الى الليلة الثانية |
yeşil gözlerle doğdum. | Open Subtitles | -ولدت بعينين خضراوين |
Kardeşi Edward yeşil gözleri vardı. | Open Subtitles | شقيقه (إدوارد) كانت عيناه خضراوين |