Bir güvenlik riski olduğum iddialarına karşı kendimi gayet iyi savundum. | Open Subtitles | لقد دافعتُ عن نفسي بنجاح كبير، أمام إتّهامات بأنني خطر أمني |
NCIS'te güvenlik riski olduğunu düşünen biri. | Open Subtitles | من الواضح أنّه شخص يظنّ أنّ هناك خطر أمني في الشعبة. |
Eğer bir güvenlik riski varsa bunu ortadan kaldırmak senin görevin. | Open Subtitles | إذا كان هناك خطر أمني انه عملك لتحييد هذا الوضع |
Yüksek derecede güvenlik tehdidi oluşturuyorsunuz. | Open Subtitles | للأسف، تم حجبك بصفتك خطر أمني |
Garcia'nın güvenlik tehlikesi taşıdığını düşünmüyorlar, değil mi? | Open Subtitles | انهم لا يظنون ان غارسيا خطر أمني اليس كذلك؟ |
Eğer bir şekilde bir uzaylı varlık bedenini işgal etmişse, o bir güvenlik riski demektir ve ona göre müdahale edilmelidir. | Open Subtitles | إن كان كيان غريب قد غزى جسمها... إذن هي خطر أمني ويجب أن تعامل كذلك |
- Şahsı "güvenlik riski" olarak kabul edilmiş. | Open Subtitles | شخصيته بارزه ويعتبر خطر أمني |
Ölmesinin sebebi birisinin onun güvenlik riski oluşturduğunu düşünmesiydi. | Open Subtitles | مات بسبب شخص كان له خطر أمني |
O bir güvenlik riski. | Open Subtitles | إنها خطر أمني! |
O bir güvenlik riski. | Open Subtitles | إنها خطر أمني! |
Bayan, bir güvenlik tehdidi durumu ile karşı karşıyayız. | Open Subtitles | انتظري سيدتي لدينا خطر أمني |
Olası bir güvenlik tehlikesi olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرهم أن هناك خطر أمني محتمل |