Juarez: Bu sınırdan haberiniz vardır - dünyanın en tehlikeli sınırlarından biri. | TED | خواريز: قد سمعتم بالحدود واحد من أكثر الحدود خطورة في العالم. |
Eğer bir memeli iseniz, hayatınızdaki en tehlikeli zaman doğduktan sonraki ilk birkaç saattir. | TED | إذا كنت من الثدييات، الوقت الأكثر خطورة في حياتك هي الساعات القليلة الأولى بعد الولادة. |
Bu haritada, New York Şehri'ndeki en tehlikeli kavşakları görebilirsiniz, bisiklet kazalarını baz alarak hazırladım. | TED | هنا خريطة قمت بإنشائها توضح أكثر التقاطعات خطورة في نيويورك إٍستنادا على حوادث الدراجات الهوائية. |
""insanoğlunun şimdiye kadar giriştiği en tehlikeli ve rizikolu ve aynı zamanda en büyük macera..."" | Open Subtitles | الذي كان أكثر المغامرات خطورة في تاريخ الجنس البشري |
Evet, buna inanmak isterdim, eğer dünyanın en tehlikeli kadınlarından biri olmasaydın. | Open Subtitles | انا ارغب بتصديق ذلك... من واحدة من اكثر النساء خطورة في العالم |
Bölgenin en tehlikeli nişancısı oldu. | Open Subtitles | انه اصبح مسقل ، واحدة من أكثر الأشخاص خطورة في المنطقة |
Ve bu dünya tarihinde ki, bir insan tarafından yapılan en tehlikeli kamp, en tehlikeli şey. | Open Subtitles | ليس هناك أي خطر. المكان الأكثر خطورة في التاريخ. |
Kalan son parça görünmezliğimi kaybetmekle kalmayacak, ortamdaki en tehlikeli adamlarla anlaşma yapmak zorunda kalacaktım. | Open Subtitles | لم أكن سأخسر كوني خفياً تماماً فحسب بل علي عقد اتفاقات مع أكثر الناس خطورة في هذا المكان |
Bu asteroidler, Güneş Sistemi içinde bize en yakın ve en tehlikeli komşularımız. | Open Subtitles | هذه الكويكبات هي الأقرب لنا والجيران الأكثر خطورة في النظام الشمسي |
Beyler, sizler teröristsiniz. Afrika'daki en tehlikeli adamlarsınız. | Open Subtitles | أنت من الإرهابيين, أكثر الرجال خطورة في إفريقيا. |
Dünyadaki en tehlikeli suçlulardan beşi kamu güvenliği için kilit altına alındı. | Open Subtitles | خمسة من أكثر المجرمين خطورة في العالم محتجزون لأجل سلامة العامة |
Burası aynı zamanda dünyadaki en tehlikeli tesislerden biridir.. | Open Subtitles | بجانب إننا بداخل أكثر المنشآت خطورة في العالم |
Sokak savaşları patlak verdi. Bingazi, Dünya'daki en tehlikeli yerlerden biri haline geldi. | Open Subtitles | اندلعت حروب عنيفة بنغازي اصبحت من اكثر المناطق خطورة في العالم |
İhtiyacınız olan her şeyi sizin için temin edebilir ve dünyadaki en tehlikeli adamdır. | Open Subtitles | أى شيء تحتاج إليه ، يُمكنه إحضاره وتوصيله لك وهو واحد من أكثر الرجال خطورة في العالم |
Genelde hukuki kitaplar var ama İtalyan mutfağından tutun, dünyanın en tehlikeli küf mantarına dek her şeyi içeren kısımlar var. | Open Subtitles | معظمها كتب قانونية، لكن توجد أقسام عن كل شيء من المطبخ الإيطالي إلى أكثر أنواع الفطر خطورة في العالم. |
Dünyadaki en tehlikeli 50 şehrin 40’ı burada, yani Latin Amerika’da. 13'ü Brezilya’da. en tehlikeli şehirse, her 100.000 kişiden 187'sinin öldürüldüğü, inanılmaz bir cinayet oranına sahip Honduras’ın ikinci kenti olan San Pedro Sula. | TED | 40 من 50 مدينة الأكثر خطورة في العالم موجودة هنا في أمريكا اللاتينية، 13 في البرازيل، والأخطر هي سان بيدرو سولا مدينة الهندوراس الثانية، بنسة مهولة من جرائم القتل 187 جريمة لكل 100000 شخص. |
Bu mültecilerin çoğu aileler ve dünyadaki en tehlikeli bazı şehirlerde saplanıp kalıyor ve oralarda suç örgütleri tarafından tecavüze uğruyor, kaçırılıyor ve gasbediliyorlar. | TED | هؤلاء اللاجئين، العديد منهم عائلات، محاصرون في أحد أكثر المدن خطورة في العالم، حيث يتم إغتصابهم، إختطافهم استدراجهم من قبل جماعات إجرامية. |
Ve böylece Morgana büyücülerin en tehlikeli büyüsünü ele geçirdi. | Open Subtitles | وهكذا اكسبت المشعوذة (مرجانه) أكثر السّحر خطورة في ذاك الزّمان. |
Ve böylece Morgana büyücülerin en tehlikeli büyüsünü ele geçirdi. | Open Subtitles | وهكذا اكسبت المشعوذة (مرجانه) أكثر السّحر خطورة في ذاك الزّمان. |
Ki dünyadaki en tehlikeli coşkun nehirler buradadır. | Open Subtitles | نعم ...الذي يوجد فيه أكثر المنحدرات خطورة في العالم |