Düşük rütbeli yaşam zor olabilir ama dikkatleri üzerine çekmek çok tehlikeli olabilir. | Open Subtitles | قد تكون الحياة في القاع قاسية ولكن التخلي عن ذويها سيكون خطير جداً |
Birinin avucuna çizilmiş siyah nokta görürsen bunun anlamı "Yardıma ihtiyacım var ve yardım istemek benim için çok tehlikeli." | Open Subtitles | عندما ترى نقطة سوداء في راحة كف شخص ما يعني فهي تعني أنا بحاجة للمساعدة وطلبي لها أمر خطير جداً |
Bu durum onlara insanların hesaplarında çok tehlikeli şeyler yapma fırsatını veriyordu. | TED | وهذا يعطيهم الكثير من الفرص ليفعلوا ما يشاؤون بحسابات الآخرين، وهو أمرٌ خطير جداً. |
Üremi mi deniyordu? çok ciddi bir hastalıktır ve oluşması genelde uzun yıllar alır. | Open Subtitles | مرض خطير جداً ، يتطلب سنوات عديدة حتى يظهر |
Ona öylece söyleyemem. çok riskli. | Open Subtitles | حسنا، لا أستطيع أن أخبرها, هذا خطير جداً |
Sizin de olaya karıştığınızı, olanlardan sorumlu tutulabileceğinizi ve çok tehlikeli biri olduğunuzu söyleyen insanlar var. | Open Subtitles | وهناك أشخاص يقولون بأنك متورط بأنك ربما تكون المسؤول، بأنك شخص خطير جداً |
Maalesef,senin kırılgan insan bedeninin zamanında getirilmesinin çok tehlikeli olduğunu keşfettik. | Open Subtitles | لسوء الحظ، أكتشفنا أنه خطير جداً على جسمك البشرى الضعيف أن نعود عبر الزمن |
Arabana ihtiyacım var. Sen gelemezsin, çok tehlikeli. | Open Subtitles | سأستعير سيارتكِ، لا تستطيعى عمل هذا معى إنه خطير جداً |
Sen çok tehlikeli bir insansın. Neden donanmaya katıldın ki? | Open Subtitles | أنت شخص خطير جداً يا سونيل لماذا انضممت إلى السلاح البحري ؟ |
Hayatta olmaz,çok tehlikeli. Seni bu işe ben soktum ve ben çıkaracağım. | Open Subtitles | مستحيل، هذا خطير جداً أنا من ورطكِ وأنا من سيخرجكِ |
Bu çok tehlikeli. Kontrolü kaybetme riskini göze alamazsın. | Open Subtitles | الأمر خطير جداً , لا يمكنك المخاطرة وإلا ستفقدين السيطرة |
Ve birinci ilkem de.. Adı çok tehlikeli olan hiçbir şeye karışma! | Open Subtitles | ومبدأي الأول هو ألا أتورط بشيء خطير جداً |
Alexsie Kutchinov çok tehlikeli bir Rus. Seni arıyormuş. | Open Subtitles | اليكس كريستنوف إنه روسي خطير جداً يسأل عنك |
Ama bu çok tehlikeli. | Open Subtitles | لا ، لكنها خطير جداً إنها تستهلكُ القوى ، بالتأكيد |
Ona işinin çok tehlikeli olduğunu, bir adamı daha kaybedemeyeceğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتة بأن عملة خطير جداً ولا أستطيع خسارة رجل آخر |
Ama bu benim için yeni değil ve bence bu şey çok tehlikeli olabilir. | Open Subtitles | لكنه ليس أمر جديد علي و أنا أعتقد أن هذا الشيء يمكن أن يكون خطير جداً |
Ve bu şeyin çok tehlikeli olabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | و أنا أعتقد أن هذا الشئ ممكن أن يكون خطير جداً |
Kaçmasına izin verilemez, çok ama çok tehlikeli biri. | Open Subtitles | ولا يمكنن السماح له بالهرب، أنه خطير جداً |
Çünkü doktorum bana dedi ki bende çok ciddi nuga eksikliği varmış. | Open Subtitles | ذلك لأن طبيبي يقول بأنني عندي خطير جداً حلوى |
Bay Loomis vakası için çok riskli olduğunu düşünüyor. Ve yaşlı olduğundan uygun olmayacağını. | Open Subtitles | يعتقد أنّ ذلك خطير جداً في حالة السيد لوميس لأنّه أكبر سناً |
Kemik tozu çok tehlikelidir, özellikle de virüslüyse. | Open Subtitles | غبار العظام خطير جداً إذا ما استنشق |
Onca sorununa karşın hâlâ insanları eğlendirmek için bu kadar tehlikeli bir şey yapıyor. | Open Subtitles | حتى بوجود متاعبه مازال ليقوم بشيء خطير جداً فقط لإمتاعنا |
Benim hikayem, iki dünya arasındaki herhangi bir temasın Son derece tehlikeli ve yasak olduğu o karanlık zamanlarda başladı. | Open Subtitles | دعونا نعود إلى الأوقات المظلمة عندما كان أي اتصال بين العالميين خطير جداً ومحرم بالكامل |
Ve bu dayı da çocuğu geri almak için birini kiralamış oldukça ciddi birini. | Open Subtitles | و هذا العم إستأجر رجلاً رجل خطير جداً ليستعيد الطفل |