Eğer benim erkek arkadaşım olacaksan, gözümün önünden kaybolmana izin veremem. | Open Subtitles | إن كنت تُريد أن تصبح خليليّ فلا يُمكنني أن أجعلك تختفي عني. |
erkek arkadaşım olacaksın. | Open Subtitles | الآن أنت خليليّ |
N'aber? Ya da önce erkek arkadaşım görmeden sıvışacaktım. | Open Subtitles | أو حالما يرحل خليليّ. |
Sebastian'ın yeni erkek arkadaşımı görmesini istesem de, kendimi yakalanmış gibi hissettim. | Open Subtitles | رغم أنني أردت لـ(سباستيان) أن يرى خليليّ الجديد فجأة شعرتُ بأنني عالقة |
erkek arkadaşımı aldatmıştım. | Open Subtitles | لقد خنتُ خليليّ. |
İnsanların yemek için özen gösterdiği sevgilimin evine gidiyorum. | Open Subtitles | سوف أذهب إلى منزل خليليّ حيث يتهندمون من أجل العشاء |
O benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | . إنّه ليس خليليّ |
erkek arkadaşım Michael hakkında. | Open Subtitles | (مايكل)، خليليّ. |
Nihayet özel jetinle buraya gelip erkek arkadaşımı çalmak. | Open Subtitles | وأن تسلبني خليليّ اللعين؟ -بالطبع كلا . |
Aynı zamanda da eski erkek arkadaşlarımla yiyişmek için ergen rolü yaptım sevgilimin kurt adam lanetini tetiklemek için sahte bir dövüş ayarladım ve bir keresinde kasap bıçağıyla hıyarın tekinin parmaklarını koparmıştım. | Open Subtitles | كما أنّي مثّلت شخصيّة مراهقة لأستغلّ خليليّ السابقين حميميًّا. دبّرت قتالًا زائفًا لأقدح لعنة عشيقي المذؤوب. وقطّعت أصابع ذاك الرجل بسكّين جزّار ذات مرّة. |