ويكيبيديا

    "داخل الكنيسة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kilisede
        
    • kilisenin içinde
        
    • kiliseye
        
    • kiliseden içeri
        
    Kızlarımdan ikisi eşcinsel ve bana kilisede nasıl muamele gördüklerini anlattılar. Open Subtitles إثنتان من بناتى مِثليتان, وقالتا لى كيّف كانتا تُعامَلان داخل الكنيسة.
    Bu kilisede son defa konuşma yapıyorum. Open Subtitles هذه هي المرة الأخيرة التي سأتحدث فيها داخل الكنيسة
    Eğer düğün, bu basit doğa gösterişinde değil de Tanrı'nın huzurunda kilisede olsaydı, böyle olmazdı. Open Subtitles وما كان ليحدث لو الزفاف داخل الكنيسة بدلاً من هنا بين أحضان الطبيعة
    Artık kilisenin içinde bir Türk sesi yükseliyordu, ve İslam'ın ilk sözleri yankılanmaya paşlıyordu... Open Subtitles فى داخل الكنيسة تردد فى الأصداء صوت تركى يعلن باللغة العربية أول أعمدة الإسلام
    Ben hıristiyanım ve kilisenin içinde bana küfür ettiriyorsun, Norbit. Open Subtitles انا مسيحية , لقد لعنت داخل الكنيسة
    Seninle evlenmek istediğime Tanrı şahidimdir, ama geri döndüğüm gün yapacağım en son şey, kiliseye girmek olacak. Open Subtitles الله يعلم كم اريد ان نتزوج ولكن يوم عودتى اول شئ سأفعله هو الوقوف داخل الكنيسة
    Roma'ya döndüğümüzde pazar günü elimi tuttu ve birlikte kiliseden içeri girdik. Open Subtitles في يوم الاحد ذلك عندما عدنا الى روما أمسك بيدي و مشى معي الى داخل الكنيسة
    kilisede alevlerin yükselmesiyle ve içinde motorsiklette olan 2 tonluk bir kamyonun altında kalmasıyla ölmüş. Open Subtitles في داخل الكنيسة التي انهارت واحترقت كان هناك شاحنة بوزن طنين ومعها دراجة نارية
    kilisede ise gündelik işler her zamanki gibi devam ediyor ve beklentiler giderek şiddetleniyordu. Open Subtitles بينما داخل الكنيسة الروتين اليومي أستمر كالعادة والتوقعات أصبحت موضوعاً حساس
    Bir kadına el sallayıp gülümseyebilir onunla kilisede iki lafın belini kırabilir ve bunu kocasını öldürdüğümü bilerek yapardım. Open Subtitles بإمكاني ان ألوح لسيدة ما وأبتسم وأمضغ الطعام برفقتها داخل الكنيسة
    kilisede olmayı sevmiyorum işte. Open Subtitles أنا فقط لا أحب أن أكون داخل الكنيسة
    kilisede beni beklemen gerekiyor. Open Subtitles . يجب أن تكون داخل الكنيسة تنتظرني
    Peder, kilisede tek başına durmaz ki. Open Subtitles إنها لن تتحمل البقاء داخل الكنيسة
    Belki Tito kilisede onunla buluştu. Open Subtitles ربما قتلها تيتو في داخل الكنيسة
    kilisenin içinde bir sokak mı var? Open Subtitles شارع داخل الكنيسة ؟
    - kilisenin içinde görmüştüm. Open Subtitles أجل, لقد شاهدتُ داخل الكنيسة - أجل -
    Vitoria yolunda San Giacomo adında küçük bir kasabadaki kilisenin içinde saklıyorlarmış. Open Subtitles أنها فى مدينة صغيرة تُدعي سان جياكومو... على طريق "فيتوريا". أنها مخبئة داخل الكنيسة.
    Bir kiliseye giriyorum ve tanıdığım herkes içerde oturuyor. Open Subtitles سأذهب إلى داخل الكنيسة أعرف أن الجميع سيكونون هناك
    Evander Holyfield'in bir kiliseye Red Lobster açacacağını duydum. Open Subtitles لقد سمعت ان ايفاندر هوليفيلد سوف يوزع الكثير من الطعام داخل الكنيسة
    Roma'ya döndüğümüzde pazar günü elimi tuttu ve birlikte kiliseden içeri girdik. Open Subtitles في يوم الاحد ذلك عندما عدنا الى روما أمسك بيدي و مشى معي الى داخل الكنيسة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد