Kesinlikle edebilirim. Edebileceğim için seni buraya çağırdım. | Open Subtitles | بالقطع بوسعي ذلك دعوتكِ هنا لأنّي قادر على ذلك |
Bir ihtimal onu canlı buluruz diye çağırdım. | Open Subtitles | دعوتكِ للمجيء لوجود احتمال طفيف في أن نعثر عليه حياً |
Cumartesi 15 oluyorum ve seni davet etmek isterim | Open Subtitles | يوم الاحد سأكون في الخامسة عشر وأريد دعوتكِ |
Seni davet ettiğim oyunla ilgili bir makale yazılmış. | Open Subtitles | هناك مقال عن المسرحية التي دعوتكِ إليها. |
Barones, size bir içki ısmarlamak istediğimizi söylemek için gönderildim. | Open Subtitles | بارونة، نحن نتطلع في دعوتكِ على الشراب |
Dün gece sizleri buraya davet ettim ama bunun adet haline geleceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | ـ أعلم أنّي دعوتكِ إلى هنا ليلة أمس ـ لكن لم أعلم أنّها ستكون هكذا كلّ ليلة ـ لسنا من لنا الأفضليّة في هذا |
Bir tören olacak, ve sen de davetli olacaksın. | Open Subtitles | سيكون هناك مراسم و ستتم دعوتكِ |
Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية |
Seni buraya sadece Virginia'yı ateşle diye çağırdım. | Open Subtitles | لقد دعوتكِ إلي هنا لحث فيرجينيا علي العمل |
- Geçen hafta seni limonata içmeye çağırdım. | Open Subtitles | -لقد دعوتكِ لشراب الليمون الأسبوع الماضي -بينما كنت أنا بالفعل أشربه |
Bu yüzden buraya seni bir seçim yapmaya çağırdım. | Open Subtitles | "ولهذا دعوتكِ إلى هنا، لتتخذي إختياراً" -إختياراً؟ |
Seni Anti-mezuniyet balosu partimize davet etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد دعوتكِ إلى حفلنا المكافح للحفل الراقص. |
Sizi davet etmek istemiştim. Gelin, size bir kahve ikram edeyim. | Open Subtitles | أريد دعوتكِ إلي فنجان قهوة بالداخل |
Dinle, seni ailemle akşam yemeğine davet etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد دعوتكِ على عشاء مع العائلة |
Seni davet etme konusunda tereddütte kalmama hak verirsin. | Open Subtitles | تفهمين أنّي كنتُ متردّدةً في دعوتكِ |
Size yemek ısmarlamak için o günü özellikle seçtim Bayan Mak. | Open Subtitles | وبخـاصة أنني دعوتكِ على الغذاء في ذلك اليوم، سيدة (ماك). |
Size yemek ısmarlamak için o günü özellikle seçtim Bayan Mak. | Open Subtitles | وبخـاصة أنني دعوتكِ على الغذاء في ذلك اليوم، سيدة (ماك). |
Sizi davet ettim ama ani olduğu için pek hazırlık yapamadım. | Open Subtitles | دعوتكِ لكن لا يوجد الكثير لإحضره لإن وجودكِ كان مفاجئاً. |
Seni yemeğe davet ettim ve şimdi bütün işi senin yapman gerekiyor. | Open Subtitles | -لقد دعوتكِ إلى العشاء والآن انتِ تقومين بالعمل كله |
Bir tören olacak, ve sen de davetli olacaksın. | Open Subtitles | سيكون هناك مراسم و ستتم دعوتكِ |
Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية |