Böylece gereksiz bilgilerin beynime girmesini engelliyorum. | Open Subtitles | ليس عِنْدي معلوماتُ عديمة الفائدةُ تَطَفُّل في دماغِي. |
Anılarımı bana karşı kullanıp beni konuşturmak için beynime girebiliyordu. | Open Subtitles | بَدا كأنه قادرَ على الوُصُول لداخل دماغِي لإسْتِعْمال ذكرياتي الخاصةِ كمرحلة في أي تصاعد لمحادثتنا |
beynime yeni hücreler ekmek için yok olan ödül merkezinin yeniden oluşmasını bekliyorlardı. | Open Subtitles | بَعْدَ أَنْ حطّموا ' مركز الجائزةَ ' في دماغِي إحتاجوا لتَرْكه يَتعافى قبل زِراعَة الأعصابِ الجديدةِ |
Dün gece, biyoloji çalışırken beynimin derinliklerinde ping diye bir ses duydum. | Open Subtitles | ليلة أمس، عندما كُنْتُ أَقْرأُ فى فصولَ عِلْمِ الأحياء . . سَمعتُ بوضوح بينج على مقربة من دماغِي. |
Bana bildirdiklerine göre, beynimin ön lobunun ameliyatla alınması riskinin azlığına inançları tam. | Open Subtitles | يُخبرونَني يُصدّقونَ النقصانَ إلى إزالةِ شحمة الأذن الأمامية مِنْ دماغِي... |
beynimi yüzde onunu kullanıyorum dersini dinledim. Hep derler ya, beyin boşa harcanmayacak bir şeydir. | Open Subtitles | حَصلتُ على هذه المحاضرةِ حول كَمْ أنا كُنْتُ أَستعملُ فقط عُشر مِنْ دماغِي. |
Eğer üniversitenin böyle bir şey olduğunu bilseydim oraya ulaşabilmek için bütün beynimi... | Open Subtitles | أَعْني، مثل، إذا عَرفتُ كليَّةً كَانَ أيّ شئَ مثل ذلك، كمية الكتابِ تَتعلّمُ بأنّني سَيكونُ عِنْدي ضِعْ إلى دماغِي قَرأتُ! |