Ayrıca Butenandt'ın ipekböceği güvesini incelerken kullandığı fikirlere geri dönmemiz gerekiyor. | TED | ونحن بحاجة أيضا إلى العودة إلى الأفكار التي استخدمها بنبيوتن عندما كان يدرس دودة القز. |
Bu ipekböceği güveleri sizin için adamları bulacak. | Open Subtitles | عث دودة القز هذا سوف يعثر لنا على الرجال |
Bu prenses ipekböceği yumurtalarını Çin'den çalarak dışarı çıkarmıştı. | Open Subtitles | وهرّبت بيض دودة القز خارج الصين. |
Mesela ipek böceği kendine içinde metamorfoz geçireceği oldukça karmaşık bir mimariye sahip olan bir ev, koza yaratır. | TED | على سبيل المثال، شرنقة دودة القز هذه، تخلق درجة عالية من البنية المتطورة، مايشبه المسخ داخلها. |
Bu elbiseye can vermiş olan ipek böceği eğer yaptıklarınızı görebilseydi küçük bir ilmik örüp kendini asardı. | Open Subtitles | لو رأت دودة القز ماذا صنعتم بحريرها في هذا الثوب السيء لكانت نسجت لنفسها عقدة صغيرة وشنقت نفسها |
Belki de, pantolonumdaki kumaş için ipekböceğiyle anlaşmam gerekirdi! | Open Subtitles | ربما يجب أن أتناقش مع دودة القز |
Belki de, pantolonumdaki kumaş için ipekböceğiyle anlaşmam gerekirdi! | Open Subtitles | ربما يجب أن أتفاوض مع دودة القز على الرباط المطاطي في بنطالي! |
İpekböceği larvası. | Open Subtitles | يرقات دودة القز, هناك. |
İpekböceği. | Open Subtitles | دودة القز. |
İpek böceği önce kendini bulunduğu çevreye tutturur, daha sonra gergin bir yapı oluşturur ve sıkışık kozasını örmeye başlar. | TED | دودة القز تعلق نفسها أولا على البيئة - تخلق بنية الشد - وبعد ذلك تبدأ في غزل الشرنقة الضاغطة. |
- İpeğini ipek böceği arkadaşlarımdan aldım ve kendi çıkrığımda eğirdim. | Open Subtitles | -لقد قمت بجمع الحرير من دودة القز و بعد ذلك قمت بغزله إلى خيوط بواسطة دولاب الغزل |
Şimdi naylon iplik ipek böceği ya da evcil ibrişim kurdu ipi yün, kevlar ve karbon fiberin dayanıklılık değerlerini işaretliyorum. | TED | الان اريد ان اعلق على قيم الصلابة لألياف النايلون بومبيكس-- او حرير دودة القز المستأنسة الصوف,الكيلفر, الالياف الكربونية |