"دوماً ما" - ترجمة من عربي إلى تركي

• daima
• her daim
• sürekli
• Hep bir
• hep sanki
• her zaman ne
• Her zaman bir
• genelde

Hep böyle olur. daima biraz geç kalırım.
هكذا الحال دائماً ,دوماً ما أتأخر قليلاً

daima bir ucube sirkine ait olduğumu söylerdim. Gerçek olacağını hiç anlamamıştım.
دوماً ما قلت أنني أنتمي إلى معرض لغريبي الأطوار ، ولكنني لم أقصد هذا ابداً حرفياً

Oh,etrafta blogcular varken her daim başım belaya girer. bir kez olsun uslu bir kız olmaya çalışıyorum...
دوماً ما أضطرب بالقرب من المدونيين أحاول أن أكون فتاة صالحة ولو لمره

Sizin gibi adamlar her daim ilerlemenin önünde durmuş ve uyanış içinde aynı şekilde kalmışlardır.
رجال مثلك, دوماً ما وقفوا فى طريق التقدّم وتم نسيانهم في أعقابها

Kodamanlar sürekli görünüşle ilgileniyorlar.
أناس في الطابق العلوي دوماً ما يضيعون الوقت حول الطريقة التي تبدو عليها الأمور

Annesini hatırlamak için çok küçüktü, ama Hep bir şeylerin eksik olduğunun farkındaydı.
فقد كان صغيراً ليتذكر والدته ولكنه دوماً ما علم أن هناك شئ مفقود

Hava durumundaki ani değişikliklerle meydana gelir hep sanki.
دوماً ما يحدث مع التغير المفاجئ في الطقس

Söyledigim gibi, her zaman ne yapiyorsam onu yapardim.
, سأفعل ما أفعله دوماً ما أؤمر به

Her zaman bir numara daha vardır. Her zaman başka bir şans daha vardır.
دوماً ما توجَد خدعة أخرى، دوماً ما توجَد فرصة أخرى.

Fıçı bira olan partiler genelde buralarda yapılır çünkü.
لأن دوماً ما تقام الأمسيات الليلية هُنا، أليس كذلك؟

daima özgürlüğün kaybedecek bir şey kalmadığında kullanılan kelimelerden biri olduğunu düşündüm.
دوماً ما اعتقدت أن الحرية هي كلمة أخرى لعدم وجود ما نخسره فحسب

Birinin eli daima yanlış kurabiye kavanozunun içindedir.
ويد شخص ما دوماً ما تكون في جرة الكعك الخاطئة

İşleri götürmek için senin gibi insanlara daima ihtiyacımız vardır.
دوماً ما نحتاج لأمثالك لتحقيق الأمور

Baldrick ve ben, her daim sizden daha salak olduk.
أنا وبولدريك دوماً ما نكون أغبى منك

Gus mesele kızlar olduğunda her daim arkadaşalarını satar.
(جاس) دوماً ما يبيع أصدقائه من أجل امرأة

sürekli git açık havada oyna deyip duruyorum.
و دوماً ما أستمر بإخبارها بأن تلعب بالخارج في الهواء الطلق

Hayat yolu sürekli yapım aşamasındadır.
أن طريق الحياة دوماً ما يكون قيد العمران.

Ama Hep bir bahane uydurdu ya da şansının dönmek üzere olduğunu söyledi.
لكن دوماً ما يكون هنالك عذر أو أن حظه سيتحسن

Erkekler. İşler ürkütücü bir hal alınca gitmek için Hep bir bahaneleri olur.
يا للرجال، دوماً ما يجدون عذراً للرحيل عندما تسوء الأمور.

Kalması için zorlamam. Faith her zaman ne istediğini bilir. Değil mi bebeğim?
بالإضافة، (فايث) تعرف دوماً ما تريده اليس كذلك، عزيزتي؟

Cristina her zaman ne yapacağını biliyor.
كريستينا) تعلم دوماً ما عليها فعله)

Her zaman bir yerlerde bir şey için kampanya yürüten bir Ingersoll vardır.
دوماً ما يكونوا في حملات لصالح شيء ما في مكان ما

Yapman gerekeni yap. Her zaman bir B planı vardır.
-افعل ما عليك، دوماً ما تتواجد خطة بديلة

genelde kötü insanlar, iyi olanlardan daha dürüstlerdir.
حسناً، الأشرار دوماً ما يكونوا .أكثر نواهة من الأخيّار